Dizimizin bu kitabı başka yayın faaliyetlerimizin yarattığı bir sıkışıklık nedeniyle gecikerek elinize ulaşıyor. 28. kitabımız 1990 yılındaki ilk sayımız. Geçen kitabımızdan bu yana yayınevimizden Metin Çulhaoğlu’nun Sovyet Deneyinden Siyaset Dersleri adlı çalışması yayınlandı. Emeğin ve Eğitimin Kurtuluşu Yolunda Gençlik başlıklı bir kolektif broşür çalışması ile A. H. Dinler’in TİP Tarihinden Kesitler’inin hazırlıkları da sona ermek üzere.
Elinizdeki sayımızda ilk iki yazı Türkiye solunun güncel durumunu konu alıyorlar. M. Çulhaoğlu ile Aydın Giritli’nin çalışmalarının birbirlerinin tamamlayıcı nitelikte olduğunu düşünüyoruz. Her iki yazı hedefledikleri durum saptamasını solda süren birlik tartışmalarımız ile ilişkilendirmeye de çalışıyorlar.
Üçüncü yazı Akın Dalman’ın. Yazar Türkiye kapitalizminin bunalımını kaynak, pazar ve birikim sorunlarını odak alarak tartışıyor. Son 30 yıllık gelişmelerin kısaca taranmasını da içeren çalışma bunalımın geleceğine ilişkin kimi öngörülerde bulunuyor.
Cengiz Uygur’un yazısı teorisyenlerin ve siyasetçilerin marksist bunalım teorisini ve bu bağlamda devrim dinamiklerinin ele alınışını irdeliyor.
Cemal Hekimoğlu sosyalist dergilerde sık sık yer alan Sosyalist Demokrasi tartışmasına öncülük, devrimci durum ve çoğulculuk kavramlarını merkeze alan yazılarının ilkiyle katkıda bulunuyor.
Ayrıca, bu yazıya ek olarak, parlamento ve serbest seçimlere meşruiyet araçları olarak sarılanların hiciv edildiği bir “kurgusal mektup” yer alıyor.
Son iki çalışma ise yeni imzalara ait. “Türkiye’de Devrimci Demokrasi ve Radikalizm”de Derya Özergin arkadaşımız Yön hareketinden THKP-C’ye devrimci demokrat akımın evrimini, THKP-C çıkışını ve 1971-80 döneminde söz konusu kesimin kazandığı kimi özellikleri ele alıyor. Özergin çalışmasının bütününde radikalizmin devrimci demokrat ve sosyalist mücadele ve örgütlerde alacağı farklı içeriklere dair ipuçları vermeyi deniyor.
Birol Eryiğit’in değinmesi ise “Sosyalist Mücadele İnsanı: Güncelliğin Dayattıkları Üzerine” başlığını taşıyor. Gelenek’in ilk kitaplarında ağırlık taşımış olan sosyalist insan konusuna Yiğiter’in yazısıyla dönmüş oluyoruz.
İki ay sonraki kitabımızda yeniden buluşmak dileğiyle tüm okuyucularımızın yeni yılını kutluyoruz…