Mart ayı yoğun bir gündemle geldi yine. Bir yanda Türkiye’nin Avrupa Birliği için hazırlaması gereken Ev Ödevi sıkıştırıyor öte yanda ABD’nin verdiği görevler için de hazırlık yapılması gerekiyordu. 19 Mart Türkiye’nin AB için “kısa vadeli” ödevini teslim edeceği ve aynı zamanda ABD Başkan Yardımcısı Dick Cheney’nin Ankara’yı ziyaret edeceği tarih oldu. Cheney’nin bölge turunun ve Ankara ziyaretinin Irak operasyonu hazırlıklarıyla ilgili olduğu biliniyor.
“Avrupa Birliği’ne onurlu bir biçimde girelim”ciler böyle bir sıkışma nesnelliğinde sahneye çıktılar. Burjuva siyasetine yeni bir “renk” katmış oldular. Ama yalnızca bu kadar.
Kemal Okuyan “Ne olacak bu memleketin alternatifi” yazısında bu tabloyu ele alıyor. Sosyalizm alternatifini öngörmeyen herhangi bir “onurlu” yolun bulunmadığını vurguluyor.
Mesut Odman “Bir yeniden okuma denemesi” başlıklı yazısında Marx’ın 1848 devrimlerinden sonra kaleme aldığı “Louis Bonaparte’ın 18 Brumaire’i” isimli çalışmasını değerlendiriyor. Devrimlerin özellikleri, sınıf-temsilci ilişkileri ve üstlenilen rollere ilişkin genellemerin önemine dikkat çekiyor.
“11 Eylül’den sosyalist devrime” yazısında Dünya Armağan, ABD’de 11 Eylül’de gerçekleşen saldırıların ardından yoğunlaşan “medeniyetler çatışması” tartışmaları çerçevesinde sosyalist devrim sorununu ele alıyor.
H. Meriç Algün’ün “Devrim sanatına dair” başlıklı yazısı devrim ve ayaklanma sürecine dair tarihsel ve güncel örnek ve olasılıkları tartışıyor. Bu sürecin yönetilmesinin neden “sanat” nitelemesini hak ettiğini ele alıyor.
“Gecikmiş bir buluşma” başlıklı yazısında Egemen Aslan, bu defa Türkiye işçi sınıfının oluşum sürecini mercek altına alıyor. Bugün Türkiye işçi sınıfının dünya ölçeğinde kazandığı önemin gerekçelerini belirginleştiriyor.
Süha Yolcu’nun “Sosyal demokrasi işçi sınıfını siyasete taşır mı” başlıklı yazısında düzen solunda son dönemde yürütülen tartışmalardan hareketle tarihte ve bugün sosyal demokrasinin nereye oturduğu ve işlevinin ne olduğuna ilişkin değerlendirmeler yer alıyor.
Brüksel belgeleri olarak nitelendirilebilecek 3 metin yayımlıyoruz bu sayıda. Şubat ayı içerisinde Belçika’da gerçekleştirilen Emperyalist küreselleşmeye karşı mücadele ve Sosyalist Kore’nin korunması konulu Avrupa Komünist İşçi Partileri Konferansı’nda ortaya çıkan bildiri ve karar metni ile toplantıya Türkiye Komünist Partisi (TKP) adına katılan parti genel sekreteri Kemal Okuyan’ın konuşma metni. ABD Başkanı’nın Kore Demokratik Halk Cumhuriyeti’ni (KDHC) “şer ekseni”ndeki ülkelerden biri ilan ettiği bir dönemde komünist ve işçi partilerinin KDHC ile dayanışmasının çok önemli olduğunu düşünüyoruz.
Diğer bir belge TKP Merkez Komitesi’nin şubat ayında gerçekleştirdiği toplantıda aldığı kararları ilan eden basın açıklaması. Cheney’nin Türkiye ziyaretinin protesto edileceği mitinge çağrı yapıyor TKP.
Son olarak bir başka güncel başlıkta Nazım Hikmet’in eserleri ve “telif hakları” konusunda sürdürülen tartışmalara ilişkin olarak TKP’nin yaklaşımını içeren bir açıklamayı yayımlıyoruz. TKP’den açık mektup’ta Nazım Hikmet’in şiirlerini basmanın siyasi bir tercih olduğuna vurgu yapılarak gerekçeleri sıralanıyor.