Gelenek Sayı 40

YENİ BİR ENTERNASYONALİZM İÇİN – II

Gelenek'in bu sayısında değişik ülkelerden düzensiz olarak elimize ulaşan bir kaç belgeyi okuyacaksınız. Düzensizlik bu belgelerin elimize ulaşma biçiminden öte uluslararası komünist hareket açısından taşıdıkları önemle de ilişkili bir niteleme. Söz konusu metinlerin tümü, bizim deyimimizle geleneksel solun dışında -çoğunluğu Maocu- geçmişlere sahip hareketlere ait. Bu yazı Gelenek'in, bugünün Türkiyesi'nde temsil ettiği uluslararası hattın bakış açısından, söz konusu yazılara yönelik bir "kılavuz" işlevi görmesi amacıyla da kaleme alındı.Bu makaleyi hazırlarken, iki yıl önce Gelenek'in 30. sayısında yayınlanmış bir çalışmama geri döndüm. Bu çalışmanın uluslararası komünist hareketin içinde bulunduğu konuma ilişkin saptamalarının bugün de geçerli olduğunu düşünüyorum. Ancak, zaaf mı değil...

KOMÜNİST HAREKETİN BİRLİĞİ İÇİN

KP'LERİN VE DEVRİMCİ ÖRGÜTLERİN ŞUBAT 1992'DE BRASİLİA'DA YAPTIKLARI TOPLANTIDAKİ KONUŞMASI10 - 11 ŞUBAT 1992Farklı kıtaların devrimci örgütlerinin ve partilerinin yoldaş temsilcileri,Tartışmamız açık ve serbesttir. Bu uluslararası toplantının temel amacı birbirimizi daha yakından tanıma şansım yakalamak ve bugünkü dünyada sosyalist hareketin daha gerçekçi bir görünümünü ortaya koyabilmektir. Tabii ki burada bütün proleter devrimcilerin hepsi bizimle birlikte bulunmuyor, ama yine de burada iyi bir temsiliyet oranına sahibiz.İki konuda konuşmak üzere yoldaşların vaktinin bir kısmını almak istiyorum.Bunlardan birincisi, işçilerin ve komünist hareketlerin birliği ile ilgili temel sorun olan proleter enternasyonalizmidir. Bu bayrak geçen yüzyılda Marx ve Engels tarafından Komünist Parti Manifestosu'nda “Bütün dünyanın...

JAPONYA’DA İŞÇİ HAREKETİ ÜZERİNE RAPOR

Japon işçi hareketi bugün önemli bir dönüm noktasıyla karşı karşıyadır. On yıllık bir suskunluktan sonra bu yıl bahar aylarında pek çok işçi yüksek ücret talebiyle greve gitti. Ulusal Demiryolları İşçi Sendikası (40.000 üyeli Kokuro) işten çıkarılmalara son verilmesi için 24 saatlik grev düzenledi. Japonya Demiryolları İşçileri Sendikası Konfederasyonu (JRSoren) ile yakın ilişkileri olan üç sendikadan 7.300 işçi ücret talebi ve eşit olmayan çalışma koşullarını protesto etmek amacıyla 48 saatlik greve gitti. Özel Demiryolları İşçileri Sendikası Genel Federasyonu (189.000 üyeli Shitetsu-soren) da grev düzenleyenler arasında. Bu grevler Osaka, Tokyo gibi büyük kentlerde trafiği geçici olarak felce uğrattı. Bu grevlerden güç alan,...

KAPİTALİZMDE YAŞAMA DENEYİMİ OLARAK: İLAÇ SANAYİSİ -1

Türkiye ilaç sanayisi, oligopol ekonomik yapısı ve yöneticilerinin ideolojik konumlanışıyla, burjuvazinin en yetenekli ve öngörülü kadrolarıdır.İlaç sanayisi, çalışması ve yapısı itibariyle uluslararası kapitalizmin dünyadaki en mükemmel örneklerinden biridir. İlaç sanayisinin, çok ulusluluğun en yoğun olduğu sektörlerden birisi olması, bu alanın diğer imalat alanlarına kapitalizmin piyasa koşullarına göre daha sınırsız olanaklar sunması ve kâr marjının en yüksek olduğu kesimlerden olmasındandır.İlacın kısa bir tarihi ile şu saptamayı açalım: Tarihin ilk çağlarından itibaren bir meta karakteri kazanan ilaç, başlangıçta doğaüstü güçlerin, sonrasında da tanrının ve mistisizmin çağırıcı gücü (iktidar araçlarından) olmuş ve bu nedenle büyücü-reis-din adamı çizgisinin hegemonyası altında kalmıştır. "Antik çağda (Hammurabi...

GÜNÜMÜZ TÜRKİYESİ’NDE SANAT-SİYASET-İDEOLOJİ İLİŞKİLERİ VE AYDINLAR ÜZERİNE

GELENEK: Sayın Fulya Gürses, sizi 1979 yılında yayınlanan Dünya'da ve Türkiye'de Gençlik isimli toplumbilimsel araştırma-inceleme kitabınızdan tanıyoruz. Eşinizle birlikte hazırladığınız bu çalışmanız, Cumhuriyet gazetesi'nin "Yunus Nadi Armağanı" yarışmasında birincilikle ödüllendirilmişti. Yine aynı yıl, Köy-Koop'un düzenlediği "Akın Özdemir Ödülü" yarışmasında Kır Yoksullarının Günümüzdeki Durumu ve Geleceği başlıklı araştırma-incelemenize birincilik ödülü verildi.Geçtiğimiz ay, yeni bir kitabınız yayınlandı. Ekmek isimli bu öykü kitabınız, Seyhan Belediyesi'nin geçen yıl "Orhan Kemal Haftası" kapsamında düzenlediği yarışmada, "Orhan Kemal Öykü Ödülü"yle değerlendirilen beş dosyadan biri. Bu öykü kitabınız, sizin ilk edebiyat çalışmanız oluyor.Kitabınızdaki kısa özyaşam öykünüzden, 1960 sonrasının demokratik kitle örgütlerinde ve politik örgütlerinde (Sosyalist Gençlik Örgütü,...

OKURLARLA

Gelenek'in 40. kitabının elinize ulaştığı günlerde uzun süredir savunduğumuz ve mücadelesini verdiğimiz "parti"nin eşiğine gelmiş olacağız. 22 Ağustos'da İstanbul'da Sosyalizm Programı ekseninde parti kuruluş çalışmalarına omuz veren sosyalistlerin katılacakları bir toplantı düzenlenecek. Bugüne kadarki çalışmaların değerlendirileceği bu toplantının hazırlıklarını geçtiğimiz ay çalışmaya başlayan üç kişilik bir komisyon yürütüyor. Komisyon; Aydın Giritli, Işıtan Gündüz ve Harun Koçak'tan oluşuyor. Toplantıda Parti Girişim Kurulu'nun oluşturulması, partinin adının saptanması, hedeflenecek kuruluş tarihinin belirlenmesi gibi somut adımlar atılacak. Toplantıyla birlikte, bugüne kadar yürütülen çalışmaların yönlendirilmesi, üretilmiş araçların kullanımı da Girişim Kurulu'na devredilecek. 22 Ağustos toplantısı, parti kuruluşu açısından kritik bir eşiğin geçilmesi anlamına gelecek. Önümüzdeki...

ORTAÇAĞ’A YOLCULUK: SİYASETSİZ BİLİM

Marksizmin her alanda yeniden üretilmesi düşüncesi, bu misyonu sahiplenenler için öğrenme iştahını açıcı etkisiyle, heyecan vericidir. Bu düşünce, burjuvaziye karşı mücadele içinde anlamını kazanır ve dolayısıyla politik bir içeriği vardır. Marksizmin birçok alanda kendini hissettirmesi, politik mücadeleyle köprü oluşturabildiği ölçüde anlamlıyken, köprünün kopması, marksizm dışı ve takiben karşıtının oluşmasıyla sonuçlanıyor.Bu yazıda, marksizmin sınırları içerisinde siyaset ve entellektüel üretkenlik - burada geniş anlamda kullanılıyor- arasındaki ilişkiyi tartışmaya çalışacağım. İlişki ya da ilişkisizliği politikanın belirlediği nesnel koşullar ve konunun öznesi aydın üzerinde, şimdilik olumsuz örneklerden yola çıkarak tartışmak durumundayız.Batıdan bir örnek: Frankfurt okuluSosyalizmin yenilgisi ve takiben entellektüel aranışlar denildiğinde, nedense önce akla...

ONLARA SINIF MÜCADELESİNİ HATIRLATACAĞIZ!

Son dönemde, tantanalı bir ideolojik kampanya başlatıldı. "Vahşi kapitalizm"in topçu atışlarının ardından, 2. Cumhuriyet tartışmaları sürüldü piyasaya."Vahşi kapitalizm"in en hararetli savunucuları, "yükselen değerlerin gazetesi” Sabah ve "tabu"lara düşman Aktüel dergisi. Memurların yarısının atılması, KiT'lerin bedavaya verilmesi, temizlik hizmetlerinin özelleştirilmesi gerektiği, belediye işçilerinin ücretlerinin gayet yeterli olduğu, Kürdistan'ın Türkiye'yi sömürdüğü, Türkiye'de kapitalist devrime ihtiyaç olduğu vb. "tez"ler arka arkaya ve özellikle bu yayınlar aracılığıyla ortaya atıldı. Cehalet ve görgüsüzlüğün adı, "cesur ve yeni tezler" oldu. Bilimsel hiçbir temele oturmayan, son derece ideolojik bir içerik taşıyan bu incileri pazarlayanlar, "ideolojiler öldü" demagojisini sabah akşam yineleyenlerdi aynı zamanda.Kapitalizmin barbarlığının bu denli açık bir...

Hoşgeldiniz!

Aşağıdaki hesabınıza giriş yapın

Kayıt Ol!

Kayıt olmak için aşağıdaki bilgileri eksiksiz doldurun.

*Kullanıcı Sözleşmesi'ni ve Gizlilik Politikası'nı okuduğumu, anladığımı ve kabul ettiğimi beyan ederim. Kullanıcı Sözleşmesi ve Gizlilik Politikası.

Şifrenizi geri alın

Şifrenizi mi unuttunuz? Lütfen e-posta adresinizi veya okuyucu adınızı giriniz. E-posta adresinize şifrenizi sıfırlamak için bir bağlantı gönderilecektir.

Oluştur