Gelenek Sayı 53

TÜRKİYE’DE RADİKAL İSLAMCI HAREKET

Siyasal islam, Türkiye kapitalizminin geldiği nokta itibarıyla, burjuvazinin ideolojik saldırısının önemli bileşenlerinden biri konumundadır. Siyasal islami düzen içindeki misyonu açısından ılımlı islami hareket ve radikal islamcı hareket olarak ikiye ayırmak mümkün. Bu yazıda, radikal islamcı hareketin Türkiye nesnelliğinde oturduğu yeri; örgütlenme dinamiğini, mücadele tarzı ve düzenle bağlarını siyasal bir değerlendirmeye tabi tutacağız.Öncelikle, siyasal islamın bu kanadına neden radikal sıfatını atfettiğimizi açmakta yarar var. İslamın siyasallaşması, islamın bütünlüklü olarak algılanması gereğini ve siyaseti şeriat için bir araç olarak benimseme ilkesini "keşfetmekle" başlıyor. Ayrım, var olan düzenle şeriat düzeni arasındaki bağın nasıl kurulacağında ortaya çıkıyor. Ilımlı islam, islami yaşam tarzının yaygınlaştırılması yoluyla...

ÜLKE SİYASETE, SOL SİYASETSİZLİĞE Mİ MAHKUM?

Türkiye kapitalizminin gündemi siyasetle yüklemesi ile solun siyaset yoğunluğunu düşürmesi arasındaki çelişkinin üzerinde durulmalıdır. Gelenek Gündemi'ni bu konuya ayırarak, önümüzdeki aylarda sürece nasıl müdahale edeceğimizin ipuçlarını vermek istiyoruz.Yukarıda değindiğimiz çelişki ilk bakışta anlaşılmaz bulunabilir. 1980 sonrasında kendisini devreye sokucu az sayıda dönem bulan Türkiye solu, 1995 ve 1996'nın ilk yarısında eline geçen fırsatları belli ölçülerde kullanmakla birlikte, daha sonra siyasal alanı çarpıcı bir biçimde terk etmek durumunda kaldı. Halbuki, bu dönem, yani son 6 ay, Türkiye'de devrimci hareket dahil, bütün siyasal aktörlerin alanını genişleten gelişmeler ortaya çıktı. Gelenek'te ve başka yayınlarda sürekli olarak vurguladığımız krizin oldukça önemli bir aşamaya girdiği...

İŞÇİ HAREKETİNDE PERSPEKTİF KRİZİ

Sınıfımızın ihtiyaç duyduğu yeni öncü işçi kuşağına, bu kuşağın habercilerinden Hyatt Oteli işçisi yoldaşlara. Bu yazının akademik anlamda bir mükemmellik iddiası olmayacak. Çizilecek çerçevede öne çıkartılan öğeler, özellikle Türkiye işçi sınıfı hareketinin tarihinin tam ve eksiksiz bir değerlendirmesini değil, özellikle bugün içinde bulunduğu sıkışmışlığın kavranmasına katkı kaygısıyla seçildi.Kaldı ki, çoğunlukla somut bir kaygıya dayanmayan mükemmellik arayışları politik irdeleme alanının dışında kalır. Mükemmellik kaygısı, siyasal mücadelede doğruyu arayış motivasyonu sağladığı ölçüde anlamlı ve yararlı. Kendi başına kaldığında ise lüzumsuz bir saplantıya dönüşür.Bu yazı, akademik mükemmellik iddiasından uzak ve bir politik çalışma. Bu vurgu, işçi hareketimizin gereksindiği araştırma hacminin bilimsel çalışmalarla zaten...

Sayıdaki Yazarlar

    Hoşgeldiniz!

    Aşağıdaki hesabınıza giriş yapın

    Kayıt Ol!

    Kayıt olmak için aşağıdaki bilgileri eksiksiz doldurun.

    *Kullanıcı Sözleşmesi'ni ve Gizlilik Politikası'nı okuduğumu, anladığımı ve kabul ettiğimi beyan ederim. Kullanıcı Sözleşmesi ve Gizlilik Politikası.

    Şifrenizi geri alın

    Şifrenizi mi unuttunuz? Lütfen e-posta adresinizi veya okuyucu adınızı giriniz. E-posta adresinize şifrenizi sıfırlamak için bir bağlantı gönderilecektir.

    Oluştur