Gelenek Sayı 101

Bengal’de Sol Cephe’ye Karşı İmalı Sözler, Halk Gereken Cevabı verecektir

Çeyrek yüzyıl önce Rajiv Gandi Hindistan’ın Başbakanı sıfatıyla, “Kalküta Kalküta, otuz yılı aşkın süredir yönetimi Sol Cephe’nin elinde bulunan Batı Bengal Eyaleti’nin başkenti, 15 milyonu geçen nüfusuyla Hindistan’ın üçüncü büyük kentidir – çevirenin notu. ölmekte olan bir kenttir” diyerek, utanç verici bir yorum yapmıştı. Bengal’in modern Hindistan’ın inşasına yaptığı bütün katkılara ve bugün temsil ettiği herşeye karşı yapılan bu hakaret, bu çeyrek yüzyıl boyunca Bengal halkı tarafından her fırsatta şiddetle reddedilmiştir. Bugün Rajiv Gandi’nin oğlu, Kongre Partisi Genel Sekreteri Rahul Gandi – çev. şunları söyleyerek babasının okuduğu nakaratı tekrarlıyor: “Bu Komünist hükümet yoksulları unuttu. Ve son otuz yılda...

Devrimini Arayan bir Devrimcinin Ekim’e Bakışı

Rus Devrimi Rosa Luxemburg Çeviren: Cangül Örnek Yazılama Yayınevi, İstanbul, 2009 Türkiyeli okur, Türkiyeli marksist, Rosa Luxemburg’u genelde Lenin ve bolşeviklerle girdiği tartışmalardan tanır. Örneğin, daha sonra da değineceğimiz ulusal sorun tartışmaları, demokrasi ve diktatörlük tartışmaları, nasıl Kautsky Lenin’in meşhur yanıtından biliniyorsa, öyle bilinir. Türkiye solunun teorik birikimi ve o dönemin marksistlerinin kendi içindeki tartışmalarının bilgisi, genellikle hep Lenin üzerinden gerçekleşir. Rosa’nın, sermayenin nasıl biriktiğine ve emperyalizmin tahliline dair Marksizme -doğruluğu tartışmalı- katkısı Sermaye Birikimi daha önce Türkçe’ye kazandırılmıştı. Gördüğü ilginin ne olduğunu bilemiyoruz; fakat Marx’ın yeniden üretim şemalarına Yeri gelmişken değinmek gerekir: Rosa Luxemburg’un bu yeniden üretim modellerinin bir...

Fransa’da Sınıf Mücadeleleri: Ormanı Görebilmek İçin Gereken Akıl

Fransa’da Sınıf Mücadeleleri: Ormanı Görebilmek İçin Gereken Akıl Fransa’da Sınıf Mücadeleleri 1848 – 1850 Karl Marx Almanca’dan Çeviren: Erkin Özalp Yazılama Yayınevi Ocak 2009, İstanbul Market raflarında iki buçuk liraya satılan dünya klasiklerini gördükçe telif hakkı denilen burjuva kurumunun pek de kötü olmadığı izlenimine kapılabilirsiniz. Nihayetinde telifli kitapların çoğu marketlerde satılmıyor ve genellikle daha kaliteli bir baskıyla ve daha iyi çevirilerle çıkıyorlar. Ancak Marksist klasikler bu alanda da “burjuva hak” kavramının ne büyük bir yalan olduğunu gösteriyor adeta. Telif “hakkı” adlı bilginin yayılması üzerinde kurulan tekelin cenderesine girmeyen Marksist klasiklerin Almanca’dan yapılan yetkin çevirilerle Türkçe’ye kazandırılması, her türden patentin eser...

Sağlığın Politik Ekonomisi, Sosyal Devletin Çöküşü

Sağlığın Politik Ekonomisi, Sosyal Devletin Çöküşü İlker Belek Yazılama Yayınevi Mart 2009, İstanbul Son 20 yıldır emperyalist merkezler sağlık sistemine bir plan doğrultusunda müdahale ediyorlar. Bu müdahale, emperyalist ülkelerin kendileri kadar Türkiye gibi bağımlı ülkeleri de kapsıyor. Bir yerde bu operasyon “kısa yüzyıl” olarak da adlandırılan 20. yüzyılın acısının çıkarılması olarak ele alınabilir. 1917’de başlayarak işçi sınıfı iktidarlarının sağladığı siyasi atmosfer, bir çok ülkede devrim olasılığı, emperyalizmi emekçi sınıfların istemlerine yanıt vermek zorunda bırakmıştı. Özellikle İkinci Dünya Savaşı sonrası kapitalizmin son genişleme dönemindeki sosyal devlet uygulamalarının altında bu maddi zemin bulunuyordu. Toplum sağlığından devletin sorumlu olması, sağlık finansmanında kamu ağırlığı...

Vahdettin “Hain Par Excellence” mı? İhanet ve Yeni-Osmanlı

Geçiş dönemleri ve tarihsel dönüm noktaları pek çok soruyu beraberinde getiriyor. İlkin söz konusu geçişin tanımlayıcı karakterine ilişkin tartışmalardan başlayarak. Süreklilik ve kopuş tartışmalarından bahsediyoruz. Osmanlı’dan Cumhuriyet’e geçiş bir kopuş mudur? Eğer öyle ise bu kopuş, resmi tarihin iddia ettiği gibi gerçekten sui generis midir? Eğer bu geçişi tanımlayan kopuş değilse, böyle bir kopuş çağdaş Türkiye tarihinde Osmanlı’yı da içine alan tarihsel kesite Türkiye tarihi denmesi ilgili yazında oryantalistlerden kalma bir adlandırma olarak yer etmiştir. Yaygın kullanılan bir adlandırma olduğu için geç-Osmanlı ile Cumhuriyet dönemlerinden bahsederken çağdaş Türkiye tarihi diyoruz. mevcut mudur? Tanzimat, Meşrutiyet ya da 1908 Devrimi böyle bir...

Türkiye’de Güvenliğin Özelleştirilmesi Politikaları Üzerine Notlar

Mart 2006’da Danıştay’a düzenlenen saldırının ardından, gazetelerde ‘Danıştay ve Yargıtay özel güvenlikle korunacak’ haberleri çıktı. Nitekim, daha bu haberin mürekkebi kurumadan, polis lojmanlarının dahi özel güvenlik tarafından korunduğu öğrenildi. Devlet kendini özel güvenlikle koruma yolunu seçmişti ve siyaset bilimcilerin için bu çok alelade bir haber olamazdı. Devlet teorilerinin ve özellikle de Weberci yaklaşımların söyleyegeldiği devlet tanımı- devlet şiddet kullanımının meşru tekeline sahip olan bir organizasyondur- bu tanıma en uzakta duranları dahi devlet-özel güvenlik ilişkisi üzerine düşündürür. Hele bir de tarihsel sosyoloji yaklaşımının kurucularından Charles Tilly’in meşhur tezini düşününce – savaşlar devletleri, devletler de savaşları yapar ya da devleti yapan zordur-...

Nisan Ayında Dünyada Neler Oldu?

1 Nisan: Hugo Chávez, Katar’daki Arap liderleri zirvesine katıldı. 2 Nisan: G-20 zirvesi düzenleniyor. Zirve sırasında yoğun protesto gösterileri düzenlendi, İngiliz polisinin müdahalesinin vahşiliği haftalarca tartışıldı. 3 Nisan: Strazburg ve Baden Baden’de NATO zirvesi gerçekleşti. Zirve boyunca Fransa’da şiddetli protesto gösterileri de gerçekleştirildi. 4 Nisan: NATO zirvesinde Afganistan’a daha fazla asker gönderme kararı çıktı. 5 Nisan: ABD dışındaki NATO ülkelerinin Afganistan’a toplam 5 bin yeni asker göndereceklerini açıklaması, ABD açısından hayal kırıklığı oldu. Obama’nın Çek Cumhuriyeti ziyareti sırasında Çekler, ortak füze kalkanı projesine karşı eylem yaptılar. Kuzey Kore, uzaya uydu fırlattı. 6 Nisan: 7 ABD’li Kongre üyesi Küba’yı ziyaret ediyor....

Türkiye Gerçeği İSO 500’ün Gösterdikleri*

Türkiye kapitalizminin AKP iktidarı ile birlikte iyice kuvvetlenen emperyalizme bağımlılığı artırıcı yönelimlerinin sonuçlarını en iyi anlatan veri kümelerinden biri İstanbul Sanayi Odası’nın (İSO) “Türkiye’nin 500 Sanayi Kuruluşu” sıralaması. Sanayi şirketlerinin 2007 yılı sonuçlarına göre yapılan ve geçtiğimiz yılın ikinci yarısında yayımlanan çalışmaya göre Türkiye’nin en büyük 500 sanayi şirketinin sanayi üretimi içindeki payı yüzde 25,5, imalat sanayi üretimi içindeki payı ise yüzde 28 civarında. AKP’nin iktidara geldiği 2002 yılına ilişkin İSO 500 çalışması ile 2007 yılı sonuçları karşılaştırıldığında sanayinin ekonomi içindeki giderek ağırlık kaybetmesi, kamunun sanayideki payının geriletilmesi, sanayinin yabancı sermayeye açılması ve AKP sermayesinin diğer alanlarla birlikte sanayi üretimde...

Kriz Günlerinde Amerikancılığın Restorasyonu ve Yeni Bunalım Dinamikleri

Türkiye’nin birkaç ay içerisinde, ABD’nin bölgesel açılımlarında pek umursanmayan bir BOP eşbaşkanından “model ortak”a dönüştüğünü gördük. Bu dönüşüm, bir yandan AKP’nin iç siyasette öteden beri zayıf olduğu dış politika konusunda elini güçlendirirken, diğer yandan da Türkiye’nin ABD emperyalizmiyle Soğuk Savaş günlerini aratacak derinlikte bir suç ortaklığına hazırlanıyor olduğuna işaret ediyor. Ben bu yazıda, ABD’nin bölgesel açılımları ile AKP’nin talip olduğu görevlerin nasıl bir uyum içerisinde olduğunu ve bunun emperyalizmin ekonomik kriz koşullarındaki ihtiyaçlarında Türkiye’ye ne gibi roller biçilmesi anlamına geleceğini açımlamaya çalışacağım. Buradan yola çıkarak, bu uyumun Türkiye kapitalizmi için ne gibi potansiyel kriz dinamikleri içerdiğini ve komünist hareketin bu...

Nisan Ayında Türkiye’nin Dış Politikasından Önemli Başlıklar…

2 Nisan: Afganistan Devlet Başkanı Hamit Karzai ve Pakistan Devlet Başkanı Asıf Ali Zerdari, Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün ev sahipliğinde Ankara’da bir araya geldi. Başbakan Tayyip Erdoğan’ın yanı sıra üç ülkenin genelkurmay başkanlarının ve istihbarat yetkililerinin de katıldığı bir dizi toplantıda, NATO önderliğinde Taliban’a karşı yürütülen savaşın zemini olan iki ülkenin birbirleriyle ve işgal güçleriyle koordinasyonundaki pürüzlerin giderilmesine çalışıldı. 3 Nisan: Başbakan Tayyip Erdoğan, yabancı basında Türkiye-Ermenistan sınırının açılacağına dair haberlere Azerbaycan’dan tepki gelmesi üzerine, Ermenistan’la ilişkilerin normalleşmesi yönünde hazırlıklar yapıldığını ancak Karabağ sorunu çözülmeden nihai anlaşmaya varılamayacağını açıkladı. 4 Nisan: Danimarka Başbakanı Anders Fogh Rasmussen’in NATO Genel Sekreterliği adaylığına bir...

Sayıdaki Yazarlar

    Hoşgeldiniz!

    Aşağıdaki hesabınıza giriş yapın

    Kayıt Ol!

    Kayıt olmak için aşağıdaki bilgileri eksiksiz doldurun.

    *Kullanıcı Sözleşmesi'ni ve Gizlilik Politikası'nı okuduğumu, anladığımı ve kabul ettiğimi beyan ederim. Kullanıcı Sözleşmesi ve Gizlilik Politikası.

    Şifrenizi geri alın

    Şifrenizi mi unuttunuz? Lütfen e-posta adresinizi veya okuyucu adınızı giriniz. E-posta adresinize şifrenizi sıfırlamak için bir bağlantı gönderilecektir.

    Oluştur