Cam işçisi bir aileden, sekiz kardeşinden yedincisi olan Vahdettin ÖZKAN 1961 yılında PAŞABAHÇE’de doğdu. İlk ve ortaokulu tamamladıktan sonra F.İ.Lisesi 1.sınıftan terketti. Okul döneminden sonra kısa dönem Şişe Cam işçiliği ve Hizmet İşkolunda Gezi Oteli’nde çalıştı. Siyasal yaşama 1976-1977 yıllarında atıldı. TİP Beykoz ilçe örgütünde üye olarak çalıştı. 1980 döneminde ve sonrasında siyasal mücadelenin içindeydi. Bir dönem Beykoz Halkevi YK üyeliği yaptı; halen bir işçi partisi oluşturulması için yürütülen çalışmalara aktif olarak katılıyor.
GELENEK: Neden bağımsız adaylık, açıklar mısınız?
VAHDETTİN ÖZKAN: Bağımsızlık konusuna değinmek istiyorum. Bağımsızlık doğal olarak birilerinden bağımsızlık anlamını taşıyor. Bir yanda burjuvazi diğer yanda proletarya. Özellikle 12 Eylül ile birlikte yoğun baskılara sahne olan ülkemizde kişiliksizleştirme ve sınıfsallığın özünün boşaltılması noktasında yoğun çaba harcandı ve harcanıyor. Birincisi bu çabaları boşa çıkarmak üzere bugünden yarına örgütlenmeyi yaygınlaştırmalıyız. İşçi sınıfının kurtuluşu yolunda sosyalizm mücadelesine, ancak sosyalizmi savunanlar sahip çıkabilir. Bir yandan devleti ve siyasal yelpazede yeralan burjuva partilerini teşhir etmek zorundayız. Sosyalist sistemin çözüldüğü günümüzde, dünyadaki ve ülkemize yansıyan olumsuzluklara karşı, dünyada ve ülkemizde kendi kimliğimizi, sosyalizmi savunmak, ülke topraklarında ve dünyada yeni iktidarlara sahip olmak bu politikalar ile mümkündür.
GELENEK: Türkiye sol sosyalist hareketinin hedefi ne olmalıdır?
VAHDETTİN ÖZKAN: Türkiye sol sosyalist hareketi, nesnel koşulların kısmen hazır olduğu ülkemizde, partisizliğin devam etmesi sonucu bu nesnelliğe müdahale edebileceği, gündemi kendisinin belirleyebileceği politikaları henüz oluşturamamaktadır. Günümüzde bu müdahalelerde bulunmak ancak çok sınırlı düzeyde gerçekleşebilmektedir. Bu müdahaleleri daha güçlü hayata geçirebilmenin yolu devrimci bir işçi PARTİ’sidir. Müdahaleleri hızlandırmak elimizdedir. Bunun için öncelikle bir araç yaratmak zorunluluktur. Bu zorunluluk aynı zamanda Türkiye sol sosyalist hareketinin birliğinin sağlanmasında da önemli bir mesafe katedilmesini beraberinde getirebilir. Bu aracı yaratamadığımız sürece sol sosyalist hareket POLİSİYE vaka olmaktan kurtulamaz. Burada düşünülmesi gereken SOSYALİZMİN meşruluğunun sağlanması ve daha geniş kitlelere ulaşarak örgütlenmenin önünün açılmasıdır.
GELENEK: Seçim kampanyasında neleri öne çıkaracaksınız?
VAHDETTİN ÖZKAN: Sosyalistler seçimleri amaç değil araç olarak kullanmasını iyi bilmeliler. Sosyalist mücadele açısından seçim dönemlerinin çok özel bir önemi yoktur. Ama seçimlerin propaganda açısından, örgütlenmenin önünün açılmasında önemli bir dönem olduğu unutulmamalıdır. Böylesi dönemler işçi sınıfı ve kitleleri kuşatan ideolojik / kültürel kabuğun inceldiği ve politikaya duyarlılığın görece arttığı dönemlerdir. Bundan yararlanacağımız açıktır. Sınıf çelişkilerinin netleştiği günümüzde seçimler, sınıfsallığın altının çizildiği, sosyalizm projesinin ortaya konduğu, kokuşmuş kapitalizmin teşhir edildiği bir süreç olarak değerlendirilmelidir. Sosyalist hareket bu olanakları kullanarak bağımsız sınıf tavrını sürekli kılacak örgütlülüğe ve ideolojik silahlara kavuşacaktır. Bu doğrultuda gerek bu seçim döneminde, gerekse bundan sonraki çalışmalarımızda elimizden gelen herşeyi yapacağımız bilinmelidir. Bu anlamda 1991 Genel Seçimleri’nden sosyalist hareket adına azami deneyim ve ilişki ağı elde ederek çıkacağız.