Gelenek Sayı 48

BU MEMLEKET “BİZ”İM

Bu memlekette, "Bu memleket bizim" demek zor iş. Sadece sahiplenilen memleket şimdilik burjuvazinin iktidarında olduğu ve bu düzenin uzlaşmaz karşıtlıkları sınıfı ve öncüsünü kavgaya çağırdığı için değil; onu sahiplenen "biz"den olma iradesini göstermek de zor olduğu için... Birinci zorluk sınıf mücadelesinin nesnelliğinden kaynaklanıyor ve sosyalistler dün olduğu gibi bugün de kavga davetine yalnızca "kabulümüzdür" diye yanıt veriyorlar. İkincisiyse daha öznel bir zorluk. Bu yazının konusu olan aydınlar açısından, özellikle ikinci zorluk önem taşıyor...Politik seslenişinin bulacağı yanıtları kontrollü bir şekilde geliştirebilmek için, sosyalist hareketin kimi ayrıştırmalara gitme ihtiyacı var. Örneğin sendikal bağları içinde kimi tıkanıklıklar yaşayan sınıf hareketi ve bu tıkanıklığa...

OKURLARLA

Gelenek Kitap Dizisi'nin 48. sayısı öngördüğümüzden daha geç elinize ulaşmış oluyor. 1995 yılında bütün dostlarımıza sosyalizm mücadelesinde başarılar dilerken bu tür gecikmelerin yeni yılda ortaya çıkmaması için elimizden geleni yapacağımızın da bilinmesini istiyoruz.Yayıncılık faaliyetlerimizin çeşitlenmesi bu gecikmeleri zaman zaman kaçınılmaz kılıyor. Sosyalist İktidar ve çıkarmakta olduğumuz yerel yayınlara ek olarak 1995 yılı, Tekstilde Sınıf Tavrı, Sağlıkta Sınıf Tavrı, Okul ve Ülke, Düşünce ve Eylem adı altında yeni yayınların da başlangıcı oldu. Bu yayınların sosyalist iktidar mücadelesinde kendi alanlarında önemli işlevler göreceğine inanıyoruz.Kitabımız ağırlıklı olarak Gelenek'in SİP'in yarattığı birikim, kazanımlarımız ve hedeflerimiz üzerine.Konuya ilişkin ilkyazı Gelenek imzalı ve sekiz yılın bir...

EMPERYALİZMİN KISKACINDA ORTADOĞU

Ortadoğu geçmişten beri dünyanın en gerilimli bölgelerinden biri oldu. Bugün de, "bölgesel yeniden yapılanma" süreci ile uluslararası politika gündeminin ilk sıralarında yer alıyor. Gerek bölgesel dinamiklerin zenginlik ve karmaşıklığı, gerekse sürece dışarıdan müdahil olmaya çalışan öznelerin çokluğu, Ortadoğu'ya ilişkin analizin çok boyutlu olmasını gerektiriyor.Ortadoğu'yu dünyanın sürekli kaynayan kazanı haline getiren, kuşkusuz, bölgeye dönük emperyalist çıkar çatışması. Sosyalizmin kapitalizmi devrimci bir alternatif olarak tehdit ettiği dönemde, emperyalistlerin orada ne aradığı sorusunun yanıtı açık bir biçimde veriliyordu: "Sovyet tehlikesi"ne karşı bölge ülke ve halklarının yanında olmak! Böylesi bir tehdidin somut biçimler alamadığı günümüz koşullarında ise dünya barışına ne pahasına olursa olsun katkıda...

SEKİZ MÜCADELE YILINDA GELENEK

 "Öncünün olmadığı ve daha bir süre olamayacağı yerde marjinallik kendine özgü bir güçle kendine özgü bir yaşam bulur. Somutluktan kesinkes kopmamak koşuluyla marjinal konumun belirli bir nesnelliği nicelik sahibi olduğu halde öncü olamayanlardan daha iyi kavrama şansı bile vardır. Türkiye'de marjinalliğin bu özgül ve geçici gücünden, zamanında mutlaka yararlanmak gerek."Çıkarken, Gelenek sayı: 1, Kasım 1986 s. 15. Bu paragraf Gelenek'in ilk sayısında yer alan "Çıkarken" yazısından alındı... O dönemde bu yaklaşımla ilk kez karşılaşanlar çoğunlukla "marjinal" sözcüğüne takılıp kaldılar. Öyle ya, birileri yine "kenarda" kalarak bilgiçlik taslayacak, günü gelip de solun ana akımları kendilerini toparladıklarında kayıplara karışacaklardı. Pek az kişi...

Sayıdaki Yazarlar

    Hoşgeldiniz!

    Aşağıdaki hesabınıza giriş yapın

    Kayıt Ol!

    Kayıt olmak için aşağıdaki bilgileri eksiksiz doldurun.

    *Kullanıcı Sözleşmesi'ni ve Gizlilik Politikası'nı okuduğumu, anladığımı ve kabul ettiğimi beyan ederim. Kullanıcı Sözleşmesi ve Gizlilik Politikası.

    Şifrenizi geri alın

    Şifrenizi mi unuttunuz? Lütfen e-posta adresinizi veya okuyucu adınızı giriniz. E-posta adresinize şifrenizi sıfırlamak için bir bağlantı gönderilecektir.

    Oluştur