Etiket: Kültür / Sanat / Bilim / Çevre

İşçi edebiyatından bir kesit: Grev

Orhan Kemal yazdığı pek çok roman ve öykü kitabıyla edebiyatımızın en üretken yazarları arasındadır. Bir kalem işçisidir aslında, geçimini sağlayabilmek için yaşamının belli bir döneminden sonra sadece yazmıştır. Bu üretkenliğinin yanında, “İşçi sınıfını anlatan yazarlar kimlerdir?” dendiğinde de akla gelen ilk isimlerden birisidir. Toplumcu gerçekçi kimliğiyle yazdığı eserlerinin ana eksenini sınıfın farklı kesimlerinden işçilerin hayatları oluşturur. Orhan Kemal, köylünün, göçle birlikte işçileşenlerin, farklı etnik kökenlerden olup sınıf kimliğinde ortaklaşanların, İstanbul’un gecekondularında yaşayanların geçim dertlerini, çalışma hayatlarının zorluklarını ve bunlara karşı ...

Bir tarihe sadakatsizlik örneği: Rüzgarın Hatıraları

“merdivenleri çıkıyorum dik ve sonu gelmez merdivenleri... o yol güneşe götürecek bizleri”Aram Pehlivanyan’ın 5 Ocak 1946 tarihli “Türkü” isimli şiirinden bir alıntı.   Marksist Manifesto’nun dosya konusu “Sol” olunca, yazının temasını seçmek için tonlarca girişimde bulundum. Aklımda sayısız fikir varken, üstelik bir tanesini işlemeye başlamışken, Özcan Alper’in RüzgarınHatıraları isimli filmine denk geldim. Filmin henüz ortasında kafamdaki konu belirlenmişti, hatta yazmaya başlamıştım. Tarihe nasıl sadakatsizlik edilir, bu yazıda biraz bunu irdeleyeceğiz. Alper’in, Türkiye Komünist Partisi (TKP) üyesi, Ermeni şair-ressam Aram Pehlivanyan’ın ...

Popüler kültür-edebiyat yayıncılığı ve sol siyaset:

“Ciguli, Azer Bülbül, Sabahattin Âli ve Nâzım Hikmet gibi isimleri yan yana getirebilecek bir yayın fikri geliştirin!” desek, kafanızda nasıl bir şey canlanır? Belki 5 sene önce sormuş olsaydık en fazla alaycı bir gülümseme ile karşılaşacağımız bu yaklaşım son 3-4 yıldır kültür ve edebiyat yayıncılığımızın merkezine oturmuş gözüküyor. Türkiye solunun ve medyasının özellikle 2013 sonrası bir fotoğrafını çekmek istediğimizde, sıklıkla “muhalif” veya “alternatif” gibi etiketlerle karşımıza çıkan, “popüler kültür ve edebiyat” şeklinde kategorize edebileceğimiz bir medya formatı önemli yer tutmaktadır. ...

Sovyet film okulu

David Robinson, Devrim Sineması seçkisine yazdığı önsözde, Sovyet Film Okulu’nu şu cümleler ile özetler; “(…) Geçmişin sanatları tamamen ölmüştü. Güncel görev, yeni, devrimci bir sanat, sosyalist bir sanat (heyecan duyan, eşine rastlanmadık ve ideal yeni toplumun gereksinmelerine hizmet edecek bir sanat) yaratmaktı. Kural, emsal, sınırlama, kısıtlama, hiçbir şey yoktu. Söylemek gereksiz ki bu gençler çok da korkusuzlardı. Niçin korksunlar ki? Geçmişin yıkılmaz gibi görünen dev kütlesinin bir anda un ufak olup dağılmasına tanıklık etmişlerdi. İçlerinden birçoğu Birinci Dünya Savaşı’nda, Devrim’de ...

Sovyetler Birliği’nde sanat

Giriş İnsanlığın sanat ile tutkulu ilişkisinin binlerce yıllık birikimi bugün uygarlık adına inşa ettiğimiz ne varsa onun temelini oluşturmaktadır. Sanat birçok tarihsel kaynakta ‘büyü’ kavramı ile birlikte anılır. Tarihteki bu sayısız tanımlamalardan birini yapan Fischer, insan varoluşunun kökündeki bu büyüyü ‘güçsüzlük duygusu ile birlikte güçlülük bilincini, doğa korkusu ile birlikte doğaya üstünlük sağlama yeteneğini yaratma’ olarak tanımlayarak bunun her türlü sanatın başlıca özü olduğunu, insanların kullanabilmesi için taşa yeni bir biçim veren ilk alet yapıcının ilk sanatçı olduğunu söyler.Fischer, E. ...

Kültürel emperyalizmin kıskacı altındaki Suriye’ye emperyalizmin vizöründen bakmak: Beyaz Miğferler

Marksist Manifesto’nun bu sayısı için belirlenen “Emperyalizm” başlıklı dosya konusu vesilesi ile emperyalizm olgusuna, dünyanın içinde bulunduğu nesnel duruma, bu olgunun tarihselliğine ve hangi noktaya evrileceğine dair gerek politik gerekse ideolojik bir dizi yazı ile kapsamlı bir çalışma ortaya konduğu içindir ki, emperyalizmin “ne” olduğuna ilişkin bir ön giriş yapmanın –yazıyı boğacağı kaygısı ile- pek de iyi durmayacağı kanısındayım. O yüzden diğer yazar arkadaşların deklare ettikleri görüşlerin bu yazının da bir anlamda zemini olduğu gerçeğini belirterek meselenin bana ayrılan kısmına ...

Kültürel emperyalizm

Kültürel emperyalizm ya da kültür emperyalizmi kavramının/tezinin 1960’lı yıllarda ortaya çıktığı yaygın bir görüş. Günümüzde sosyoloji alanında kültürel emperyalizm özellikle medya boyutlarıyla ele alınmakta; sermaye düzeninin yayılması, muhafazası ve daha iyiye gitmesi için çalışan bir aracı olarak medya teknolojisi ve iletişim üzerinde durulmakta. ‘Kültür Emperyalizmi’ kavramını kültürel/ideolojik düzey ile ekonomik düzey arasındaki ilişkiyi yok sayarak, görmezden gelerek (ekonominin belirleyiciliğini hesaba katmadan) değerlendirmek mümkün değildir. Böyle bir değerlendirme ki, araştırıldığında görülecektir, tarihsel materyalist anlayışın dışına düşer. Kültür emperyalizmi kavramını açımlamak için ...

Ulusal soruna sınıfsal bakış: Yılmaz Güney’in Yol’u (*)

Sinemacı, yazar, şair kısacası bir anlatıcının, anlatıyor olma refleksine dair en güzel açıklamayı Sait Faik “yazmasaydım çıldırırdım” ifadesi ile somutlamış yıllar önce. Yazmasaydı çıldıracak olan bizler de, Türkiye sinemasının en büyük anlatıcılarından Yılmaz Güney’i ve onun anlatısının doruk noktası Yol’u konu edindik. Marksist Manifesto’nun bu sayısının dosya konusu “Marksizm, ulusal sorun ve Kürt sorunu” olunca diyalektik kavrayışı, sınıfsal bakış açısı ve elbette politik sinemayı politik bir biçimde yapıyor oluşu ile fark yaratan Güney’in Yol’u ile ufak bir katkı koymamak  olmazdı. ...

Ne Olacak Bu Bilimin Hali?

Tarihte Bilim, 2 Cilt J.D. Bernal Çeviren: Tonguç Ok Evrensel Yayınevi, İstanbul, 2008 İnsanoğlunun doğaya hükmetme macerasının başlangıcı çok eskilere dayanıyor. İlk avcı-toplayıcı atalarımızın hayvan avlamak için geliştirdiği aletler, “teknoloji”nin en ilkel hali sayılabilir. İnsan, alet yapmaya başladığı, kendi “doğa”sını ve tarihini yarattığı andan itibaren hayvandan ve doğadan ayrılmaya başladı. Bilim denilen kavramın nüveleri, en başında bu teknik ihtiyaçlardan ortaya çıktı. Bugün “modern” anlamda kullanageldiğimiz bilim dallarının ilk birikim süreci, pratik insan ihtiyaçları tarafından yönlendiriliyordu. Örneğin, ateşin kontrol altına alınışı ...

Sayfa 1 of 11 1 2 11

Hoşgeldiniz!

Aşağıdaki hesabınıza giriş yapın

Kayıt Ol!

Kayıt olmak için aşağıdaki bilgileri eksiksiz doldurun.

*Kullanıcı Sözleşmesi'ni ve Gizlilik Politikası'nı okuduğumu, anladığımı ve kabul ettiğimi beyan ederim. Kullanıcı Sözleşmesi ve Gizlilik Politikası.

Şifrenizi geri alın

Şifrenizi mi unuttunuz? Lütfen e-posta adresinizi veya okuyucu adınızı giriniz. E-posta adresinize şifrenizi sıfırlamak için bir bağlantı gönderilecektir.

Oluştur