Türkiye komünist hareketinin onuru Şoför İdris’e, Özelleştirmeye, paralı eğitime karşı kavgayı Ümraniye Cezaevi'nde sürdüren öğrenci yoldaşlara, Ölüm Orucu Şehitleri için yapılan eylem sonrasında Parti bayrağını aylarca Sakarya Cezaevi’nde onurla taşıyan Latif yoldaşa... 1996 yılı partimiz ve Türkiye için yılın ilk yarısı itibarıyla oldukça hareketli günlere sahne oldu. Emek, Barış, Özgürlük Bloku tüm Kürt ve Türk emekçileri nezdinde taçlanarak gündeme oturdu. Arkasından gelen cezaevi direnişleri, öğrenci eylemleri ve sonrasında da 1 Mayıs...1995 ve '96'nın ilk yarısında eline geçen fırsatları belli ölçülerde kullanabilen sol, 96'nın ikinci yarısında siyasal alanı hızla terk etmek zorunda kaldı. Hâlbuki bu dönem devrimci hareket de dahil olmak...
SOVYETLER SONRASI TÜRK DIŞ POLİTİKASI
Bir zamanlar dünyayı anlamak kolaydı. Bir tarafta tanrının desteklediği iyiler, diğer tarafta şeytanla ittifak halindeki kötüler vardı. Gerçi bu iki cepheyi birbirinden ayırmak her zaman çok kolay olmazdı. Kötüleri tehlikeli yapan, iyilerin arasına sızmaları, onları yoldan çıkarmaya çalışmalarıydı. Sözgelimi, tanrının yeryüzündeki gölgesi olan padişah ya da kralın çevresinde her zaman onun aklını çelmeye ve onu kötü yola sokmaya çalışan kötüler bulunurdu. Ama en azından, sokaktaki insan açısından, başına gelen kötülüklerin arkasında, şahsen tanımasa ve hatta adını bile duymasa da, bazı kötülerin olduğu açıktı. Yine örnek olsun, 70’li yıllarda, Demirel ya da Ecevit'in iyi niyetinden şüphe etmeyen, ama çevrelerindeki çıkar düşkünü...
1. Yaklaşımımızın ana başlıkları ne olmalıdır?Türkiye'de son yıllarda, düzen güçlerinin açıktan kışkırtmalarıyla da büyütülen bir karışıklık vardır. Bu karışıklık, çeşitli kavramlar üstünden emekçilerin ve ezilenlerin politik istem ve beklentilerini sulandırıp düzen adına teslim almak için yapılmaktadır. Egemen sınıfın ve onun temsilcilerinin siyasi pragmatizm ve popülizm arasında yalpalayıp durmaları da ezilenlerin politik istemlerinin havada asılı kalması sonucunu vermektedir. Bunun nedeni, aslında egemenlerin "yönetmek" konusundaki çıkışsızlıkları ve burjuva diktatörlüğü sisteminin bu talepleri karşılayabilmekten kesinlikle uzak oluşudur.Oysa tarih boyunca, sınıf mücadeleleri pratiğinde hiçbir kitlesel talep havada asılı kalmaz. Ya egemen sınıf tarafından budanarak teslim alınır; ya geçici bir süre geri plana itilir, ya...
Endüstrinin eğitimli teknik eleman gereksinmesini sağlayan mühendisler, diğer emekçiler gibi, kapitalist üretim ilişkileri içerisinde, sermaye sınıfının istekleri doğrultusunda istihdam edilmektedir. İş bulabilen mühendisler diğer işçilerden görece daha yüksek bir yaşam standardı yakalayabilmek umuduyla emek güçlerini satmakta, diğer bir deyişle, yalnızca bu yüksek(!) yaşam standardı için didinip durmaktadır. Bir bütün olarak mühendisler TMMOB ve bağlı odalarında örgütlüdür. 12 Eylül 1980 faşist darbesinden önce solun geniş bir biçimde örgütlü olduğu odalar, hem solun toplumsal muhalefet alanının genişletilmesinde hem de sosyalizmin ülke gündemine taşınmasında bugün de etkili olabilecek kurumlardır.Bu yazının esas konusu olan örgütlenme ve mücadelelerine geçmeden önce, mühendislerin kimliğine ve sınıfsal aidiyetine...
Yalı Mah. Karaağaç Sk. No: 14 Maltepe/İstanbul
posta@marksistmanifesto.com
Marksist Manifesto | Gelenekten Geleceğe