Etiket: Güncel Değerlendirmeler / Sosyalist Tavır

YUSUF KARAKEÇELİ’NİN MEKTUBU

Yıllarca Türkiye Solu'nun teorik düşünme geleneğinin zayıflığı tespiti yapan Gelenek Dergisi, onca yılın emeğini bir polemik yazısıyla havaya savurmamalıdır. Kuzulugil, Solun genel hatasını tekrarlamış; teorik bir tartışmayı teorik düzlemde değil politik (hatta şahsi) yönden karşılamıştır. "Devrimciler kot pantolon giyer mi" tartışmasını kana bulayan solun bu geleneği devam etmektedir.Bu açıdan; Gelenek'in iyi niyetli ve saygın emeğine halel getiren bu yazıya dönük aşağıdaki tekzibin tarafınızca bir sonraki sayınızda, solcular arası hukuk ve yayıncılık etiği gereği yayınlanmasını talep ediyorum.1) M. Kuzulugil hangi istihbarata ...

SAVAŞ, SOL VE ANTİ-EMPERYALİZM

Usame bin Ladin için “Afganistan’ın, Asya’nın Che’si” diye yayın yapan El Cezire’ye Türkiye’den en büyük tepki Amerikancı atv kanalından geldi. “Che insanlık için mücadele etti” diye bilgilendiriyordu atv bin Ladin’den farkını koymak için Arjantinli devrimcinin. Sonu ise son derece ilginçti: “Che bir ilericiydi...”Bu haberde özgür bırakılan bir eski solcunun, ya da yüreği hala sol siyasetle atan bir basın emekçisinin payı olabilir mi. Önemli değil. Önemli olan başından beri ABD saldırganlığına mazeret arayan, onu “insani” gösteren bir kanalda uzun uzun “Che ...

RESTORASYON KEMALİZMİ: BİTERKEN BİTİRİYOR

“Mesela 2000’inci yılda; Türk Milli Kurtuluş Hareketinin fikir yapısını ve mahiyetini değerlendirmek isteyecek araştırıcılar, herhalde, derin görüş ayrılıkları içinde kalacaklardır. O kadar ki bu araştırıcılar, Türkiye bir inkılap hareketi yaşadı mı, yoksa olup bitenler, gelip geçenler, mücahit bir önderin müdahaleleri ile, onun mizacına ve günün icaplarına göre gelişen olağan işler midir diye, kararsızlık içinde bocalayabilecektir...” AYDEMİR Şevket Süreyya, İnkılap ve Kadro, Bilgi yay., İkinci Basım, Ocak 1968, s.11. 2000’li yılların Türkiyesi’nde, “Türk Milli Kurtuluş Hareketinin fikir yapısı” ya ...

BİR ‘ÖZGÜN’ KEMALİZM YORUMU VE BİZ

Attila İlhan, kendi iddia ve varsayımları bir yana, Türkiye'nin özgün kemalistlerinden biridir. Özgünlüğü kapsamında değerlendirilmeli; kendisini "sosyalist" olarak görür. İçerden sayıp girilmesi kaçınılmaz bir etik tartışmanın önünü hemen almak istediğim için belirtmeliyim: Bizden değildir. Yalnızca etik nedenlerle -ki bunlar hayli önemlidir- değil aşağıda değerlendirilecek ideolojik tercihleri nedeniyle bizden değildir.Özgün olan ve olmayanİlhan'ın özgünlüğünden söz ederken neyi kastettiğim aşağıda açıklık kazanacak. Ancak belirtmeden geçemeyeceğim: İlhan gerçek ve sıradan bir Türk aydınıdır. Bu saptama herhangi bir küçümsemeye dayanmıyor; aksine huzursuzluk ve üzüntü ...

SALDIRI SONRASINDA ABD VE DÜNYA

11 Eylül günü önce New York ardından Washington’da belirlenmiş hedeflere çakılan yolcu uçaklarının yarattığı tahribatın televizyon kanalları marifetiyle kısa sürede bütün dünyaya aktarılması milyarlarca insanın aynı sinema perdesine düşen görüntülerle baş başa kalması anlamına geldi.Eşitsizlik ve çelişkilerle dolu bir dünyada aynı görüntülerin farklı duygular yaratması son derece doğaldı.Amerika Birleşik Devletleri’nin sembol ve karar merkezlerine yönelen saldırılar aynı anda şaşkınlık kaygı nefret korku panik sevinç gurur ve rahatlama hissi ortaya çıkardı. Bütün bunların nereye denk düştüğü kolayca anlaşılabilir. Bir Irak vatandaşının ...

SİYASET YENİDEN YAPILANIRKEN SİVİL TOPLUMCULUĞUN ANATOMİSİNE DOĞRU

Uzunca bir süredir Türkiye solu ve Kürt hareketi üzerinde genel çerçeve itibarı ile “sivil toplumculuk” olarak adlandırılabilecek bir siyasi yönelim etkinliğini arttırmaktadır. Belli bir siyasal temsiliyete sahip bu kesimlerde sivil toplumcu eğilimler güçlendikçe, solu sol yapan değerlerden uzaklaşıldığı özellikle de sınıf eksenli siyasetin terk edildiği ve siyasetin konusu/hedefi olan iktidardan koparıldığı görülmektedir. Bu sürecin de katkılarıyla şekillenen “liberal sol” ya da “sol liberalizm” marksizmden özgürleşmenin siyasal karşılığı olarak anılmalıdır.Evet, sol içinde bir ayrışmayı da beraberinde getiren bu yönelim sadece Türkiye’de ...

BARIŞ SOSYALİZMDE KÜRT SORUNUNUN ÇÖZÜMÜ SOSYALİST CUMHURİYETTE

Sosyalist İktidar PartisiGenel Merkez1 Eylül 2001Barış SosyalizmdeKürt Sorununun Çözümü Sosyalist CumhuriyetteHalkların Kardeşliği için Birlikte Kurtuluş için Ortak Mücadeleye1 Eylül 2001'de görülmektedir ki, yaşanan kanlı ve acılarla dolu savaşın sona ermiş olması Kürt sorununun topraklarımızda yaşayan tüm halkların kardeşliğini esas alan bir ortamın tesisi anlamında barışın önününü açmamıştır.Kürt sorununda iki yılı aşkın süredir egemen güçler Öcalan'ın idamını bir koz olarak ellerinde tutmakta, HADEP'li belediyeleri kaynaksız ve sorunlar karşısında çaresiz bırakmakta, Kürt kimliğinin özgürce ifade edilebilmesi ve geliştirilmesinin önünü tıkamaktadırlar. Egemen güçler ...

İNSANCA VE ONURLU BİR YAŞAM İÇİN HALK MUHTIRASI

Biz halkız.Biz işçiyiz, emekçiyiz, yoksul köylüyüz. Biz aydınız. Biz öğrenciyiz. Biz bu topraklarda yaşayan ve “bu memleket bizim” diyen halklarız.Biz halkız. İnsanca ve onurlu bir yaşam istiyoruz.Bir avuç zengin ailenin elinde milyonlarca insandan daha fazla zenginlik birikmesini istemiyoruz.İnsanların eşit ve özgür yaşayacakları bir dünya ve Türkiye istiyoruz.Sömürücü sınıflar yer altı ve yerüstü zenginliklerini kendilerine saklarken geride kalanların açlık sınırında yaşaması ve bir bölümünün açlıktan ölmesini istemiyoruz. Dünyamızın bütün insanlığı fazlasıyla doyuracak kadar cömert olduğunu biliyor ve bütün insanlığın doymasını istiyoruz.Biz ...

Sayfa 11 of 31 1 10 11 12 31

Hoşgeldiniz!

Aşağıdaki hesabınıza giriş yapın

Kayıt Ol!

Kayıt olmak için aşağıdaki bilgileri eksiksiz doldurun.

*Kullanıcı Sözleşmesi'ni ve Gizlilik Politikası'nı okuduğumu, anladığımı ve kabul ettiğimi beyan ederim. Kullanıcı Sözleşmesi ve Gizlilik Politikası.

Şifrenizi geri alın

Şifrenizi mi unuttunuz? Lütfen e-posta adresinizi veya okuyucu adınızı giriniz. E-posta adresinize şifrenizi sıfırlamak için bir bağlantı gönderilecektir.

Oluştur