Etiket: Güncel Değerlendirmeler / Sosyalist Tavır

2007’DE KRİZ Mİ İSTİKRAR MI?

Bu yazının kaleme alındığı 2006’nın son günlerinde Türkiye siyasal gündemini bir seçim, cumhurbaşkanlığı seçimi işgal ediyordu. Kendi payıma yeni yılın başladığı gibi sürüp gideceğine ve Çankaya eksenli bir tartışmanın birinci planda durmaya devam edeceğine inanmıyorum. Elbette cumhurbaşkanlığı seçiminin altı üstü bahar aylarında kapanacağını kastetmiyorum. Kim ne derse desin, Türkiye’de cumhurbaşkanlığı makamının siyasal önemi başbakanlığın gerisindedir ve sonuçta başbakanın belirleneceği milletvekili seçimleri dururken, 2007’nin en önemli olayının, en azından “hangisinin olmayacağı” şimdiden söylenebilir.Giriş yaklaşımımın, cumhurbaşkanlığını laik cumhuriyetin son kalelerinden en önemlisi ...

KOMÜNİST HAREKETİN İKİ SORUNU

Komünist Hareketin İki Sorunu10-12 Kasım tarihlerinde Portekiz Komünist Partisi’nin ev sahipliğinde Lizbon’da gerçekleştirilen uluslararası komünist ve işçi partileri toplantısına Türkiye Komünist Partisi’ni temsilen Genel Sekreter Kemal Okuyan katıldı. Bu metin Okuyan’ın söz konusu toplantıda yaptığı konuşmaya dayanmaktadır. Bu yılki uluslararası toplantıya konan başlığın karmaşıklığındanLizbon toplantısının başlığı “Uluslararası durumun içerdiği tehlike ve olanaklar; emperyalist strateji ve enerji sorunu; halkın mücadelesi ve Latin Amerika deneyimi; sosyalizminin geleceği” idi. yararlanıp tüm dünyada komünist hareketin yüz yüze geldiği kimi sorunlara yoğunlaşmak ve bu sorunlarla ...

EMPERYALİZM VE REFORM

Hatırlayacaksınız, Gelenek’in Eylül 2006 tarihli 89. sayısında yer verdiğimiz “Emperyalizm Kendini Dizginleyebilir mi?” başlıklı kolektif çalışma, kapitalist sistemin içsel reform dinamiklerine sahip olmadığını hem genel düzeyde, hem de bugünkü dünyada kaydedilen somut gelişmelerden hareketle saptıyordu.Bu tartışmayı biraz sürdüreceğiz.Sürdürülmeyi hak ediyor, çünkü aynı yazıda mücadele dinamiklerine ilişkin olarak yapılan şu saptama, reformist beklentilerin psikolojik zemininin hiç zayıf olmadığını da çağrıştırmaktadır:“2006 itibariyle dünyamızda ortaya çıkan karşı ağırlıkların emperyalizmi model değiştirmeye zorlayacak kadar güçlü olmadığı açıktır. Karşıt dinamikler emperyalizmi ‘gaza basması’ için provoke ...

EMPERYALİZM KENDİNİ DİZGİNLEYEBİLİR Mİ?

Reel sosyalizmin çözülüş günlerinde kopan yaygaranın unutulması mümkün mü?“Yeni dünya düzeni” ve “tarihin sonu” deyimleri, zaten asla unutulamasınlar diye uydurulmuş olabilirdi yalnızca. Sosyalizm ve işçi sınıfı faktörünün her cephede, sosyal devlette,uluslararası hukukta, toplumsal örgütlülükte, Marksizmin bilimler üzerindeki, işçi sınıfı kimliğinin toplumsal ideolojilerdeki ağırlığında vb. yenilgiye uğraması ile, dünyamızın gerçekten de yeni bir düzene yelken açtığı doğrudur. Ancak “tarihin sonunun geldiği”, insanlığın nihai dengeyi yakaladığı fikrinin çok uyduruk bir tez olduğunun görülmesi için de fazla zaman geçmesi gerekmedi.Marksistler bu uydurukluğun görülmesini, ...

ÇÖZÜLÜŞTEN VAZİFE ÇIKARMAK

Engels diyor ki, Fransa’ da Sınıf Mücadeleleri için yazmış olduğu tartışmalı Önsöz’ de, “devrim hakkı, tek gerçek tarihsel haktır”. Devrimci mücadele üzerine bir araba dolusu söz söylemek olanaklıdır ancak pek azı Engels’ inki kadar özlü, onunki kadar ufuk açıcıdır. Bugün verdiğimiz mücadele, biraz da işçi sınıfının bu hakkı kullanmaya rıza göstermesi için değil midir?İstemekle olmuyor. Tarif çok ama konuyu kanımca en iyi özetleyen, Lenin’ in 1920 formülasyonudur: Sömürenle sömürülenleri aynı anda etkileyen bir bunalım olmaksızın bir devrimden söz edilemez.Türkiye böyle ...

BURJUVA SİYASETİNDE ÇUVAL ARAYIŞI

Başta yapımcıları olmak üzere kimsenin entelektüel düzeyiyle ilgili herhangi bir iddiaya sahip olmadığı Kurtlar Vadisi Irak filminde, işgalci güçlerin ABD’li “sivil” lideri, “çuval olayı”nın intikamını almak isteyen “kahramanımız” Polat Alemdar’a şunları söylüyordu:“Bütün kırmızı çizgilerinizi sildik... Irak’ta biz istemeden bir şey olmaz diyordunuz, oldu... 50 yıldır yardım ediyoruz... Donunuzun lastiğini bile bize borçlusunuz... Para isteyip duruyorsunuz... Asker vermiyor ama yine para istiyorsunuz... Size ihtiyacımız kalmadı artık... Siz 11 kişi için ülkenizin mahvına neden olursunuz...”Gerçekte kimin kime para verdiği ya da kaynak ...

EMPERYALİZM KAZANIYOR MU?

Evet.Ve hayır.Emperyalizme karşı mücadelenin seyrine bağlı olarak “hayır” yanıtı verilebilecek.Şu soruyu da sorabiliriz: Emperyalist sistem, sosyalist sistem karşısında bir “zafer” mi kazanmıştı?Evet.Ve hayır.“Evet” yanıtının net olarak verilememesinin nedeni, sosyalist sistemin intihar etmiş olmasıdır.Savaş-yıkım-yağma-işbirlikçilik-devlet terörüyle bezenmiş, demokrasi-insan hakları-terör-işbirliği-yeniden inşa gibi kavramlarla süslenmiş yeni bir emperyalist saldırganlık dönemi yaşıyoruz. Militarist sömürgecilik olarak tarif edilebilir. İmparatorluk kavramlaştırması, direnişleri köle ayaklanmaları mertebesine indiriyor. Emperyalist güç merkezlerinin de bundan hoşlandığı açık; kullanılmaması gerekiyor. Direniş ve direnişçi, emperyalist medyada “insurgency” ve “insurgent”“Insurgency” kelimesi isyan, “insurgent” da ...

ANTİ-EMPERYALİST MÜCADELE VE CEPHE

Amacı polemik olmayan dergi yazılarına sola ilişkin eleştirilerle başlamak okurlara sevimsiz gelebilir. Bu yazı, Türkiye’nin mevcut durumu ve uluslararası konumlanışından hareketle “anti-emperyalist mücadele” ve “yurtsever cephe” kavramları üzerinden yürüyen kimi tartışmalara katkıda bulunma amacını taşıyor. Denecektir ki, “böyle bir yazıya sola yönelik eleştirilerle başlamak zorunlu mu?” Kanımca zorunlu. Üstelik, “ne yazık ki zorunlu” da demiyorum; çünkü, ortada, hayıflanılacak değil, gereği yapıldığında bize mesafe kazandırabilecek bir zorunluluk var.Başka pek çok ülkede olduğu gibi Türkiye’de de, solun genel durumu son dönemde ağırlıklı ...

TÜRKİYE’DE ABD KARŞITLIĞININ OMURGASI VAR MI?

Türkiye’de bir ABD karşıtlığıdır gidiyor. Anketlere göre Türkiye dünyada Amerikan karşıtlığı şampiyonu. Halkın yüzde 88’i ABD’ye karşı olumlu duygular beslemiyor.Cumhuriyet, “ABD Karşıtlığı Tırmandı” (Amerikan Pew’un araştırmasına göre ABD için olumlu görüş bildirenlerin oranının en düşük çıktığı ülke Türkiye), 15 Haziran 2006. Tabii ki bu anketin nasıl yapıldığını ve gerçeği ne kadar yansıttığını bilmiyoruz. Ancak etrafına bakan herkes ABD’ye karşı olumsuzluğu hissedebiliyor. ABD yetkilileri bu durumdan şikayetçi; bir yandan bu durumun düzeltilmesini, diğer yandan da halkın eğilimlerine kulak asmayacak otoriter bir ...

Sayfa 5 of 31 1 4 5 6 31

Hoşgeldiniz!

Aşağıdaki hesabınıza giriş yapın

Kayıt Ol!

Kayıt olmak için aşağıdaki bilgileri eksiksiz doldurun.

*Kullanıcı Sözleşmesi'ni ve Gizlilik Politikası'nı okuduğumu, anladığımı ve kabul ettiğimi beyan ederim. Kullanıcı Sözleşmesi ve Gizlilik Politikası.

Şifrenizi geri alın

Şifrenizi mi unuttunuz? Lütfen e-posta adresinizi veya okuyucu adınızı giriniz. E-posta adresinize şifrenizi sıfırlamak için bir bağlantı gönderilecektir.

Oluştur