Etiket: Ulusal Sorun

YİRMİNCİ YÜZYILDA SİYONİZM, İSRAİL VE DOĞU BİRLİĞİ

ÖyleyseYaz ilk sayfanın en üstüneİnsanlardan nefret etmiyorumHaddimi aşmadığım gibiAma gaspçının gözleriDikilirse benim ekmeğimeKork...Kork...Açlığımdanve öfkemdenMahmut Derviş, Kimlik KartıYahudiler emekçi halkın düşmanı değildir. İşçilerin düşmanı tüm ülkelerin kapitalistleridir. Yahudiler arasında emekçiler mevcuttur ve bunlar çoğunluğu oluştururlar. Onlar tıpkı bizim gibi sermaye tarafından ezilen bizim kardeşimizdir; onlar bizim sosyalizm için birlikte mücadele ettiğimiz yoldaşlarımızdır. Yahudiler arasında, tıpkı Ruslar ve tüm milletlerden insanlar arasında olduğu gibi, kulaklar, sömürücüler ve sermayedarlar vardır. Sermayedarlar, farklı inançlardan, farklı milletlerden ve farklı ırklardan işçiler arasına nefret tohumları ekmek ...

KAPİTALİZM, EMPERYALİZM VE YAHUDİ SORUNU

Öfkemiz sevgiye benziyor, şimdi sevgimiz öfkeyeVe tartışmaya çevirdiğimiz deniz ölüler bırakıyorÇıplak ölülerBirbirine kenetlenmiş çöpler halindeEdip Cansever “Saate Bakmak”  GirişBu yazımızda Yahudiliğin tarihinden ve İsrail’in siyasal anlamından yola çıkarak Ortadoğu’daki çelişkinin tarihsel içeriğini gösterebilmek niyetindeyiz. Bizi bir tarih yazısı kaleme almaya iten pek çok nedenin olduğunu söyleyebiliriz. Bunlardan en önemlisi emperyalizmin Ortadoğu’ya ilişkin geliştirmeye çalıştığı açılımın kendisidir. Bu açılımı bu bölüm sınırları dahilinde detaylandırmasak da şunu söyleyebiliriz: Söz konusu açılımın en önemli ideolojik amaçlarından birini Ortadoğu’daki siyasî ve toplumsal yapıyı/yapıları kapitalist sistemin ...

ANTİ-EMPERYALİST MÜCADELE VE CEPHE

Amacı polemik olmayan dergi yazılarına sola ilişkin eleştirilerle başlamak okurlara sevimsiz gelebilir. Bu yazı, Türkiye’nin mevcut durumu ve uluslararası konumlanışından hareketle “anti-emperyalist mücadele” ve “yurtsever cephe” kavramları üzerinden yürüyen kimi tartışmalara katkıda bulunma amacını taşıyor. Denecektir ki, “böyle bir yazıya sola yönelik eleştirilerle başlamak zorunlu mu?” Kanımca zorunlu. Üstelik, “ne yazık ki zorunlu” da demiyorum; çünkü, ortada, hayıflanılacak değil, gereği yapıldığında bize mesafe kazandırabilecek bir zorunluluk var.Başka pek çok ülkede olduğu gibi Türkiye’de de, solun genel durumu son dönemde ağırlıklı ...

ULUS DEVLET, ETNİSİTE VE MİLLİYETÇİLİK SINIF MÜCADELESİNDE NEREYE VE NASIL OTURUR?

Milliyetçilik bağlamlı tartışmaların önde gelen referans isimlerinden birisi olan Gellner, Milliyetçiliğe Bakmak adlı eserini “ne sınıflar ne de uluslar tarihin daimi malzemeleridir (…) bu iki mite daha fazla ihtiyacımız yok”Ernest Gellner, Milliyetçiliğe Bakmak, (çev. S. Coşar vd.) (s.251) İstanbul: İletişim, 1998 diye bitiriyor. Evet, marksistler için de bu iki olgu, yani sınıf ve ulus daimi değildir. Ancak, yine marksistler için sınıf ve ulus sadece “tarihin malzemeleri” değil, tarihsel olgulardır. Bu nedenledir ki bunlar, iki mit hiç değildir. 21. yüzyılda gözlerimiz ...

ULUS DEVLET: “BİTTİ” DİYENLERE HATIRLATMALAR

Tarihi yorumlamak her kişinin harcı değil. Dünü ve bugünü okurken dikkatli olmalıyız. Özellikle söz konusu olan tarih, ideologlar tarafından yazılan ve amaçlı olarak saptırılan bir tarih ise daha da dikkatli olunmalı. Modern kapitalizmin kitleler nezdinde meşrulaşmasında, safsatalar ve hurafelerle dolu sapkın tarih yazımının rolünü küçümsemek mümkün görünmüyor. Tarih yazarının yerini uzun zaman önce ideolog, ‘roman’ yazarı alıyor. Kurgu olan ile gerçek olan arasındaki farkı ayırt etmek okuyucunun titizliğine ve ilgisine bırakılıyor.Gündelik hayatın içine kadar sızmış, sözde herkesin ne olduğunu bildiği, ...

SİYASETİN ÖNÜ AÇIK

Türkiye solunun yakın geçmişinde iç içe giren kimi yönelimler ayırt edebiliriz. Bu yönelimlerin alt evrelere damga vuracak etkinliğe kavuştuğunu ise söyleyemiyoruz. Damga vuracak etkinlik derken sol içi perspektif tartışmalarını değil, toplumsal ölçeği kastediyorum. Bu durumda böylesi bir niteliğe kavuşan en önemli sol damarın Kürt hareketi olduğu saptanmalıdır.Tabiatı gereği Kürt hareketi Türkiye solunun haritasının tamamını dolduramazdı. Ancak bir yandan Kürt hareketinin solun üzerine kalın bir gölge düşürdüğü, diğer yandan da Kürt hareketine bakış açıları farklı olan tüm sol kesimlerin, en azından ...

KÜRT HAREKETİNDE SİYASETİN SONU

Başlıktaki “Kürt hareketi” tamlamasından esasen kimlerin kastedildiğine dair herhangi bir kuşkuya yer yok. Kestirmeden gidersek Türkiyeli Kürt nüfusunun siyasal tercihi, 3 Kasım 2002’de açık arayla DEHAP’ı işaret etmişse, kısaca “Kürt hareketi” derken, DEHAP-HADEP adlı parti/partiler ile bunların mirasçısı veya sürdürücüsü oldukları Kürt siyasi geleneği kastedilmek durumundadır. Ancak başlıktaki özet ifade söz konusu gelenekte siyasetin çöküşünü saptıyor ve bu durumda ortaya iki soru çıkıyor:Bir; Kürt hareketinde aşağıda ele alacağım siyasetin çöküşü olgusu, hareketin adresinde bir kaymaya, değişime yol açacak mıdır, yani ...

BARIŞ SOSYALİZMDE KÜRT SORUNUNUN ÇÖZÜMÜ SOSYALİST CUMHURİYETTE

Sosyalist İktidar PartisiGenel Merkez1 Eylül 2001Barış SosyalizmdeKürt Sorununun Çözümü Sosyalist CumhuriyetteHalkların Kardeşliği için Birlikte Kurtuluş için Ortak Mücadeleye1 Eylül 2001'de görülmektedir ki, yaşanan kanlı ve acılarla dolu savaşın sona ermiş olması Kürt sorununun topraklarımızda yaşayan tüm halkların kardeşliğini esas alan bir ortamın tesisi anlamında barışın önününü açmamıştır.Kürt sorununda iki yılı aşkın süredir egemen güçler Öcalan'ın idamını bir koz olarak ellerinde tutmakta, HADEP'li belediyeleri kaynaksız ve sorunlar karşısında çaresiz bırakmakta, Kürt kimliğinin özgürce ifade edilebilmesi ve geliştirilmesinin önünü tıkamaktadırlar. Egemen güçler ...

Sayfa 4 of 8 1 3 4 5 8

Hoşgeldiniz!

Aşağıdaki hesabınıza giriş yapın

Kayıt Ol!

Kayıt olmak için aşağıdaki bilgileri eksiksiz doldurun.

*Kullanıcı Sözleşmesi'ni ve Gizlilik Politikası'nı okuduğumu, anladığımı ve kabul ettiğimi beyan ederim. Kullanıcı Sözleşmesi ve Gizlilik Politikası.

Şifrenizi geri alın

Şifrenizi mi unuttunuz? Lütfen e-posta adresinizi veya okuyucu adınızı giriniz. E-posta adresinize şifrenizi sıfırlamak için bir bağlantı gönderilecektir.

Oluştur