Gelenek Sayı 68

ATATÜRK VE SINIF

“Atatürk Birinci Dünya Savaşı’nı kazanan Müttefiklerin artık birlik olmadıklarını, barışta istediklerini alamayan Fransa’nın ve hele İtalya’nın İngiltere’ye küskün olduğunu, halklarının yorgun ve savaştan bıkmış bulunduklarını, Anadolu ihtilaline karşı bir seferberlik yapamayacaklarını, öte taraftan bu memleketlerde güçlü bir sol kaynaşma bulunduğunu gayet iyi hesapladıktan sonra Emperyalist blok ile Sovyet atılımının arasındaki mücadelenin esas mücadele olduğunu ve Türkiye’nin bundan yararlanması gerektiğini hesaplamaktadır” İLERİ Rasih Nuri, ATATÜRK ve KOMÜNİZM Kurtuluş Savaşı Stratejisi, Genişletilmiş 5.Baskı Scala yay., İstanbul, Mayıs 1999, s.51. . Sevgili Rasih Nuri İleri ağabey 1999 seçimlerinde SİP’in milletvekili adayı ve üyesi olduktan kısa süre sonra “Atatürk ve Komünizm” çalışması...

RESTORASYON KEMALİZMİ: BİTERKEN BİTİRİYOR

“Mesela 2000’inci yılda; Türk Milli Kurtuluş Hareketinin fikir yapısını ve mahiyetini değerlendirmek isteyecek araştırıcılar, herhalde, derin görüş ayrılıkları içinde kalacaklardır. O kadar ki bu araştırıcılar, Türkiye bir inkılap hareketi yaşadı mı, yoksa olup bitenler, gelip geçenler, mücahit bir önderin müdahaleleri ile, onun mizacına ve günün icaplarına göre gelişen olağan işler midir diye, kararsızlık içinde bocalayabilecektir...” AYDEMİR Şevket Süreyya, İnkılap ve Kadro, Bilgi yay., İkinci Basım, Ocak 1968, s.11. 2000’li yılların Türkiyesi’nde, “Türk Milli Kurtuluş Hareketinin fikir yapısı” ya da kemalizm hakkında “derin görüş ayrılıkları”nın bulunduğunu herhalde kimse inkar etmeyecektir. Üstelik, görüş ayrılıklarına yol açan tek konu, bir “inkılap...

BİR ‘ÖZGÜN’ KEMALİZM YORUMU VE BİZ

Attila İlhan, kendi iddia ve varsayımları bir yana, Türkiye'nin özgün kemalistlerinden biridir. Özgünlüğü kapsamında değerlendirilmeli; kendisini "sosyalist" olarak görür. İçerden sayıp girilmesi kaçınılmaz bir etik tartışmanın önünü hemen almak istediğim için belirtmeliyim: Bizden değildir. Yalnızca etik nedenlerle -ki bunlar hayli önemlidir- değil aşağıda değerlendirilecek ideolojik tercihleri nedeniyle bizden değildir.Özgün olan ve olmayanİlhan'ın özgünlüğünden söz ederken neyi kastettiğim aşağıda açıklık kazanacak. Ancak belirtmeden geçemeyeceğim: İlhan gerçek ve sıradan bir Türk aydınıdır. Bu saptama herhangi bir küçümsemeye dayanmıyor; aksine huzursuzluk ve üzüntü veriyor. Ama tam da Aziz Nesin'in kastettiği yüzdelerle ifade edilen Türk toplumunun bir "aydını"dır.Biyografik verilerine baktığımızda ortaya çıkan ürünlerin arkaplanına...

Hoşgeldiniz!

Aşağıdaki hesabınıza giriş yapın

Kayıt Ol!

Kayıt olmak için aşağıdaki bilgileri eksiksiz doldurun.

*Kullanıcı Sözleşmesi'ni ve Gizlilik Politikası'nı okuduğumu, anladığımı ve kabul ettiğimi beyan ederim. Kullanıcı Sözleşmesi ve Gizlilik Politikası.

Şifrenizi geri alın

Şifrenizi mi unuttunuz? Lütfen e-posta adresinizi veya okuyucu adınızı giriniz. E-posta adresinize şifrenizi sıfırlamak için bir bağlantı gönderilecektir.

Oluştur