Harun Koçak

Harun Koçak

SOL PARTİ VE “KANAT” ÜZERİNE…

Bugün Türkiye sol hareketinin en temel sorunu nedir? Soruyu biraz daha açacak olursak, sosyalist hareketin bugün geldiği noktadan daha ileriye gidebilmesi ve son yıllarda belirginleşen tıkanıklığın aşılması nasıl mümkün olacaktır?Sosyalizm Türkiye'de toplumsal meşruiyetinin büyük ölçüde sarsılmış olması ve buna rağmen objektif olarak solun güçlenmesi için çok elverişli bir dönemin içinde bulunmamız gerçeğini görerek diyebiliriz ki: "En genel ifadesiyle temel sorun, sosyalizmin ülkenin siyasal gündemine yerleştirilmesi sorunudur.''"Sol Parti ve Solda Durum Saptaması", Gelenek sayı:25, s.12 Uzunca bir süredir çeşitli biçimlerde bu...

BİR SEÇİMİN DÜŞÜNDÜRDÜKLERİ…

Önceleri üç-dört yılda bir seçim olurdu. 1983'ten bu yana halk yedi kez oy atmaya çağrıldı. Her şey bir yana yedi yılda yedi kez tercih kullanan bir halkın, kurduğu cumhuriyetin en geri "demokratik" dönemlerinden birini yaşıyor olması, demokrasi ve seçimler arasında burjuva ideolojisince kurulan paralelliğin ne denli sahte olduğunu göstermesi bakımından ilginçtir.Kapsayıcı bir politik gelişme olarak her zaman önem taşıyan seçimlere bir başka önem katan durumlardan biri de işte budur. Yedi değil daha da çok sandık başına gidilse, çalışanların durumunun özünde...

SOSYALİST PROGRAM MI? KAMPANYA METNİ Mİ?

Bir sosyalist partinin program eleştirisine esas olacak temel noktalar özellikle günümüz Türkiyesi'nin gerçekleri göz önüne alındığında neler olmalıdır?1-Marksist-leninist teori ve pratiğin dünya çapında ve bunun bir parçası olarak Türkiye'deki sorunlarının bugünkü biçimlenişi nedir? Programda bu sorunlar hangi boyutlarda ele alınmıştır?2-Bugünün gerçekleri ile kurulması düşünülen sosyalist toplum arasındaki sürece bakış programda nasıl ele alınmıştır?Bir sosyalist partinin programı, sosyalizmin evrenselliği ile perspektiflerin yerelliği arasındaki geçişi ve dengeyi sağlamak durumundadır. Bunu başarabilmenin en önemli yolu, sosyalizmin evrensel sorunları ile ülkenin sosyalist güçlerinin yerel...

ULUSALLIK DEĞİL, SINIFSALLIK

“Proletaryanın çıkarlarını savunan Sosyal Demokrasinin ödevleri ile çeşitli sınıflar tarafından oluşturulmuş bulunan ulusun hakları iki ayrı şeydir.” STALİNDünyada hiçbir sorun yoktur ki, proletaryanın çıkarlarını savunan sosyalistleri ilgilendirmesin. Ulusların hakları, her zaman, siyasi bir sonu haline burjuvazi tarafından getirilmiş ve bu “iki ayrı şey”in somut tarihsel koşullarda birleştirilmesi ve çözümü de sosyalistlerin görevi olmuştur.Ulusal sorun gerçekte, belli siyasi sınırlar içinde hegemonyanın kimin elinde olduğu sorunudur. Elbette belli bir ülkede, herhangi bir dili konuşan, azınlık bir ulus oluşturan, bir milliyet olan veya...

YAŞANMASI GEREKEN BİR SÜREÇ VE BİR MESAJ

Tarih, yaşandıkları anda tüm zamanlar için çok önemli olacağı sanılan olaylar ve kişilerle doludur. Yıllar sonra tarihçi bunları değerlendirdiğinde, pek çoğunun kendi zamanlarının ötesinde bir anlam taşımadığını görür. Yine genellikle, tarihte, birçok olaylar ve kişiler yaşadıkları çağı aşarlar, tarihsellik kazanırlar. İnsanlığın gelişiminde taşıdıkları anlam, zaman içinde büyür ve netleşir. Tarih eleğinin üstünde kalan bu büyüklükler, çoğu zaman çağdaşlarınca yeterince algılanamaz. Somutun zenginliği bu büyüklükleri saklarken, eleğin altında kalacak olanları ön plana çıkarabilir.Somutun zenginliği, güncele teorik olarak bakamayanlarda bir başka büyük...

PARTİ: UZLAŞMA MI, MÜCADELE Mİ?

Sosyalist olmayanların sosyalist parti kurma çabaları bilindiği gibi "birleşik" sıfatını tümüyle yitirdi. Burjuvazinin sol görünümlü eski partisi TİKP yandaşlarınca sahiplenilmeye çalışılan ve bu çevre tarafından yönlendirilen tartışma yalnız bırakıldı; sınıf uzlaşmacı, ihbarcı eğilim sol içinde yeniden tecrit olma sürecine girdi.Hapishanelerde yatan sol siyasiler genellikle dışarıdaki gelişmeleri, siyasi havayı yeterince yakından tanıyamadıklarından rahatsızlık duyarlar. Bir anlamda hapishanelerde insanların "konserve" edildiklerini düşünmek mümkün. Çoğunlukla olumsuz, ama zaman zaman da olumlu olabilen sonuçlarıyla birlikte. 1980-83 yıllarında, Türkiye'de derin bir sessizliğin hüküm sürdüğü dönemde,...

BUGÜN YARIN… YA GELECEK?

12 Eylül sonrasının bilinen koşulları, tüm olumsuzluklarının yanı sıra mücadelelerini sürdüren sosyalistler için bir "avantajı" da beraberinde getirdi. Türkiye'de tarihin yavaşladığı günlerde geçmişin değerlendirmesine, geleceğe yönelik politikaların belirlenmesine ve yeni teorik açılımlara zemin hazırlayan bir dönem yaşandı. Bir yeni dönemin hemen başında şu sorular akla geliyor: Türkiye solu yaşanılan dönemin kötü koşullarında soluklanıp, mücadelesini geçmişin yanlışlarından arındırarak deneyim ve kazanımlarına sahip çıkabilecek mi? Sınıfa gerçekten öncülük yapabilme yeteneğinde yapılanmaları ortaya çıkarabilecek mi? Bu sürecin sahiplenicisi olması gereken geleneksel sol, teorik...

PRATİĞİN VE EYLEMİN BİLİNCİNE DOĞRU

Marksist teoride bir bunalımdan söz ediliyor. Kimileri bu durumu işçi hareketinin buhranına, üretici güçlerin gelişimiyle sınıf çelişkilerinin gelişmesi ardındaki bağın kopmasına bağlıyor. Kimileri ise aynı buhranı, Marksist teorinin doğum yerinde, Batıda, teorisyenlerin toplumsal perspektif yaratamama durumuyla karşı karşıya kalmalarına ve işçi sınıfı pratiği ile sosyalist teori arasında gittikçe artan kopuklukla (teori -pratik kopukluğu) açıklamaya çalışıyor. Bunalım, toplumsal gelişimin ortaya çıkardığı birçok önemli soruna Marksist teorinin çözüm getiremediği, toplumsal pratiğin Marksist kavramlarla yeterince açıklanamaz bir duruma geldiği, yine teorinin, en başından...

PERİNÇEK’TEN BİR TARİH KARİKATÜRÜ

İkibinli yıllara demokrasinin gülbahçesinde, millet olmanın gurur ve heyecanı ile giriyoruz: “19. yüzyıldan başlatabileceğimiz bu büyük değişmenin hâlâ içinde yaşıyoruz."D.Perinçek, "Osmanlı'dan Bugüne Toplun ve Devlet", s:8 , "... iktidarların, genel ve eşit oy yanında, çok parti ilkesinin geçerli olduğu seçimlerle belirlendiği”,  “hür irade ve özgürlükler düzenini gerekli kılan”a.g.e. s:304 demokratik bir Türkiye’ye sağcısıyla solcusuyla hep beraber, birlik ve bütünlük içinde giriyoruz... Kutlu olsun.Türk toplumunun 310 sayfaya sığdırılan öyküsü bu öngörüyle başlıyor, benzer dileklerle sona eriyor.Doğu Perinçek; "Osmanlı'dan Bugüne Toplum ve...

Hoşgeldiniz!

Aşağıdaki hesabınıza giriş yapın

Kayıt Ol!

Kayıt olmak için aşağıdaki bilgileri eksiksiz doldurun.

*Kullanıcı Sözleşmesi'ni ve Gizlilik Politikası'nı okuduğumu, anladığımı ve kabul ettiğimi beyan ederim. Kullanıcı Sözleşmesi ve Gizlilik Politikası.

Şifrenizi geri alın

Şifrenizi mi unuttunuz? Lütfen e-posta adresinizi veya okuyucu adınızı giriniz. E-posta adresinize şifrenizi sıfırlamak için bir bağlantı gönderilecektir.

Oluştur