Etiket: Kültür / Sanat / Bilim / Çevre

MARKSİST ESTETİĞİN BİRİKİM VE KOPUŞ NOKTALARINDA DİDEROT

Marksizm ideolojinin ve hayatın değişik alanlarında bir birikimi ve o birikimden kopuşu gösterir. Örneklendirmek gerekirse kuramcıları; William Petty Adam Smith ve David Ricardo olan Klasik İngiliz Ekonomi Politiği Marksizm’in kaynaklarından birini oluşturur. Marx Kapital’in dört cildinde ve Katkı’da burjuva ekonomi politiğinin ayrıntılı bir eleştirisini verir. Artık Değer Teorileri’nde ise şöyle söz eder yukarda saydığımız isimlerden:“Adam Smith dahil... sözünü etmeye değer tüm iktisatçılar gibi Ricardo da bir insan eylemi olarak hatta daha çok toplumsal olarak belirlenen insan eylemi olarak emeğin değerin ...

SOSYALİST GERÇEKÇİLİĞE KAVRAMSAL BİR BAKIŞ

Özellikle Batı’daki eleştirel gerçekçi sanatçıların burjuvaziye yer yer mesafeli yer yer de ılımlı yaklaşımlarına karşın Belinski Dobrolyubov Çernişevski gibi Rus gerçekçi yazar ve eleştirmenleri daha farklı bir yöntemle ilgilenmeye başlamışlardır. “Sanat eserlerinde yansıtılan gerçeklik insanlar için önemli olandır ve gerçek hayattan alınmışlardır. Bundan başka yazar sosyal gerçekliği yansıtmakla kalmaz aynı zamanda bunu açıklar ve yargılar da” diyen Çernişevski yazarın tarafsızlığı gibi önemli bir noktada Batı’daki gerçekçilerden “taraf” olarak ayrılmaktadır. Sanatçıya ve ürününe yeni bir tanım getiren Çernişevski’nin sözlerindeki “yargılar” kavramıyla ...

MEDYA NE KADAR ÖNEMLİ

Medyanın yeri ve işlevi tartışılırken miladı burjuvazinin iktidarıyla başlatabiliriz. Bunu yaparken kapitalizm öncesi toplumsal sistemlerde de medyanın işlevinin kimi nüvelerini görebileceğimizi bir parantez olarak belirtmek gerekir. Nüve olmaları nedeniyle parantezi kapatıp bir daha da açmamak niyetindeyim. Çünkü medyayı incelemek için yakın geçmiş ve bugün çok daha verimli bir laboratuvar işlevi görüyor. Kuru bir tarih yazımı ya da zorlama analojiler bizi ilgilendirmiyor.İdeolojik üretim aracı olarak medyaKapitalizmin gelişimi ile birlikte medyanın yerinin ve stratejik öneminin oldukça farklılaştığını işlevinin ise gelişmesine rağmen esas ...

BİR ‘ÖZGÜN’ KEMALİZM YORUMU VE BİZ

Attila İlhan, kendi iddia ve varsayımları bir yana, Türkiye'nin özgün kemalistlerinden biridir. Özgünlüğü kapsamında değerlendirilmeli; kendisini "sosyalist" olarak görür. İçerden sayıp girilmesi kaçınılmaz bir etik tartışmanın önünü hemen almak istediğim için belirtmeliyim: Bizden değildir. Yalnızca etik nedenlerle -ki bunlar hayli önemlidir- değil aşağıda değerlendirilecek ideolojik tercihleri nedeniyle bizden değildir.Özgün olan ve olmayanİlhan'ın özgünlüğünden söz ederken neyi kastettiğim aşağıda açıklık kazanacak. Ancak belirtmeden geçemeyeceğim: İlhan gerçek ve sıradan bir Türk aydınıdır. Bu saptama herhangi bir küçümsemeye dayanmıyor; aksine huzursuzluk ve üzüntü ...

ARADA ANLATIRIZ

“Şunu söylemek gerekir ki, sözünü ettiğimiz asilzade, boş zamanlarında (yani yılın büyük bölümünde) şövalye romansları okumaya o kadar merak saldı ki, avlanmayı ve çiftliğini yönetmeyi neredeyse tamamen unuttu. Merakı ve bu konudaki aşırılığı öyle bir noktaya vardı ki, dönümlerce arazi satıp, okumak üzere şövalyelikle ilgili kitaplar aldı; bu konuda ne kadar kitap varsa evine yığdı.(...)Zavallı asilzade, bu cümlelerle aklını sıçratıyor, sırf bu iş için dirilecek olsa, Aristoteles’in bile kavrayamayacağı anlamlarını çözebilmek için uykularından oluyordu. Don Belianis’in başkalarında, başkalarının da Don ...

KIBRIS TÜRKLERİ VE NAZIM HİKMET

Kıbrıs adasında yaşayan Türkler uzaktan da olsa ünlü Türk şairi Nazım Hikmet’in şiirlerini okuyup takdir etmişler, onun siyasal mücadelesini izleyip desteklemişlerdi. Örneğin Lefkoşa’da 1945 ile 1947 yılları arasında 15 sayısı yayımlanan aylık fikir ve sanat dergisi “Dünya”nın Kasım 1945 tarihli 5. sayısında çıkan ve Lefkoşa Türk Lisesi’nin edebiyatçı öğretmenlerinden Nazif Süleyman Ebeoğlu tarafından kaleme alınan “Yarının Türk Şiirinin İki Büyük Müjdecisi: Nazım Hikmet Ran-Necip Fazıl Kısakürek” başlıklı yazıda şöyle denmekteydi:“Nazım Hikmet Ran’la Necip Fazıl Kısakürek’in yarınki beşeri ve büyük Türk ...

SPOR EĞİTİM SAĞLIK VE EĞLENCE ÜZERİNE 23 ŞUBAT 2001 TARİHİNDE ULUSAL SPOR BEDEN EĞİTİMİ VE EĞLENCE ENSTİTÜSÜNÜN (INDER) 40. KURULUŞ YILDÖNÜMÜ VE ULUSLARARASI BEDEN EĞİTİMİ VE SPOR OKULUNUN AÇILIŞI SEBEBİYLE KÜBA CUMHURİYETİ CUMHURBAŞKANI DR. FİDEL CASTRO

Boşuna ümitlenmeyin konuşmam uzun olmayacak. (Kahkaha ve tezahüratlar)Seçkin konuklar;Değerli öğrenciler;Bir sorunum var, çünkü bugün burada iki şeyi bir arada kutlamak üzere bulunuyoruz: INDER'in kuruluşunun 40. yıldönümü (Alkışlar) ve Uluslararası Beden Eğitimi ve Spor Okulu'nun açılışı (Sloganlar). Peki şimdi ne yapmam gerekiyor? Ne hakkında konuşmalıyım? İkisi de benim açımdan çok önemli olaylar. Okulun açılışı iki ya da üç ay öncesinde gerçekleştirilemezdi, çünkü bunun için hiç zamanımız yoktu ve bu yüzden de açılış ve yıldönümü kutlaması aynı zamana rastladılar; yani tam anlamıyla ...

NAZIM VESİLESİYLE

Nazım Hikmet’in vatandaşlığının kendisine iade edilmesi için 500 bin imza topladık. Okur kampanyanın seyrini biliyor olmalı. “(Komünist) Nazım’a Vatandaşlık” kampanyası, iki boyutlu olarak sürdürüldü desek yerinde olur. Birinci boyutu, Nazım’ı ve mücadelesini mümkün olduğunca geniş kitleler nezdinde canlandırmak ve meşrulaştırmaktır. 500 bin imza her şey bir yana bu hedefe denk düşüyor. Bu 500 bin imzanın içinde “böyle bir adamı harcadılar, yazıklar olsun” diyenin de olabilmesi, kampanyanın bu boyutu açısından bakıldığında bir eksiklik değil bir başarıdır. Böyle düşünerek kampanya masalarına yaklaşan, ...

BİR TESLİMİYET ÖYKÜSÜ

Sovyet sosyalizmi, aşırılıklar ve bu aşırılıkların düzeltilmesinden ibaret olsa gerek! Eğer, 70' lerden çözülüşe kadar Sovyet tarihine ilişkin yazılanları gereğinden fazla ciddiye alırsanız, buna inanmanız gerekecek. Aklı başında bir iktidar, belli bir süre sonra "sosyalist meşruiyet"i ihlal eden kaba adamların eline geçti, ama sosyalizm zamanla bu adamların hatalarını düzeltti... Ekonomi alanı böyle... Kültür, sanat böyle... Siyaset böyle... Okuduğunuz makalede görüldüğü üzere, "din" meselelerinde de böyle!.. Ancak, bu makale, yalnızca tarih yazımındaki ortalamacılığı, Sovyetler' e uzun bir dönem ne tür bir ...

SOSYALİZM VE DİN

Çözülüşten önce, SBKP Merkez Komite'sinin teorik yayın organı olan Komünist dergisinin 1988 yılı 4 no' lu sayısında imzasız olarak yayınlanmıştır. (Bu makale önümüzdeki ay Gelenek yayınlarından çıkacak olan Sosyalistler ve Din başlıklı derlemede yeralmaktadır.)29 Ocak 1918' de (eski takvime göre 2 Şubat' ta) Sovyetler Birliği Halk Komiserleri Konseyi (o tarihte Sovyet hükümetine bu ad veriliyordu) kilisenin devletten, okulun kiliseden ayrılması hakkında bir karar aldı. 70 yıldan bu yana Sovyet hükümetiyle dini kuruluşlar arasında geçerli olan hukuki kuralların altında bu karar ...

Sayfa 5 of 11 1 4 5 6 11

Hoşgeldiniz!

Aşağıdaki hesabınıza giriş yapın

Kayıt Ol!

Kayıt olmak için aşağıdaki bilgileri eksiksiz doldurun.

*Kullanıcı Sözleşmesi'ni ve Gizlilik Politikası'nı okuduğumu, anladığımı ve kabul ettiğimi beyan ederim. Kullanıcı Sözleşmesi ve Gizlilik Politikası.

Şifrenizi geri alın

Şifrenizi mi unuttunuz? Lütfen e-posta adresinizi veya okuyucu adınızı giriniz. E-posta adresinize şifrenizi sıfırlamak için bir bağlantı gönderilecektir.

Oluştur